Examples of using "Beeinflussen" in a sentence and their turkish translations:
Bu ikisi de iklimi etkiliyor
Tom kolayca etkilendi.
Kolay etkilenirim.
- Olanlara engel olamazsın.
- Olup bitenlere karşı elinden bir şey gelmez.
Grev kömür fiyatını etkiler mi?
Bu makale düşüncemi etkileyecek.
Neden onu etkilemek için çalışmalılar?
Maria'nın babası kolayca etkilenir.
Tom kolayca etkilenir.
O kolayca etkilenir.
O, kolayca etkilendi.
Astrolojiye göre, ayın evreleri hayatımızı etkiliyor.
Bu sorunların projeyi engellemesine izin vermemeliyiz.
Yeni vergi girişinin tüm ekonomiyi etkilemesi bekleniyor.
Çevirdiğiniz cümlenin iyi bir çevirisini yapın. Diğer dillere yapılan çevirilerin sizi etkilemesine izin vermeyin.