Examples of using "Angeboten" in a sentence and their turkish translations:
O yardım etmeyi önerdi.
Biz yardım önerdik.
Bana senin işini teklif ettiler.
2004 yılında da halka arz edildi Google
Onlar bana onu teklif etti.
Bunu Tom'a teklif ettim.
Tom yardım teklif etti.
Tom hiçbir öneri sunmadı.
- Tom'a bir iş teklif edilmedi.
- Tom'a iş teklifi gelmedi.
Kimse bana yardım etmeyi teklif etmedi.
Seks satar.
- Tom bana bir iş önerdi.
- Tom bana iş teklif etti.
- Tom bana bir iş teklifinde bulundu.
- Başka bir iş teklifi aldım.
- Bana başka bir iş teklif edildi.
Tom'a yardımımı önerdim.
- Tom'a iyi bir iş teklif edildi.
- Tom iyi bir iş teklifi aldı.
Burada çeşitli çaylar satılıyor.
Bana yardım etmeyi önerdi.
Kulübün başkanı olmaya davet edildi.
Tom bize yiyecek bir şey sunmadı
Onlar bana içecek bir şey ikram etmediler.
Tom Mary'ye içecek bir şey teklif etmedi.
Tom bana yardım etmeyi teklif etti.
Tom bize içecek bir şey teklif vermedi.
Tom Mary'yi eve götürmeyi teklif etmedi.
Tom, Mary'ye bir fincan kahve bile ikram etmedi.
Üstelik satışa sunulmuş bu deniz atı broşü
Onların size bir iş teklif ettiğini düşündüm.
Tom Mary'nin eve yürümesini önerdi.
Politikacıya büyük bir rüşvet teklif etti.
Tom'a bir korku filminde baş rol önerildi.
Ona ev ödevinde yardım etmeyi önerdim.
Çay mı, kahve mi içeceğim soruldu.
Bana bir iş teklif edilmedi.
Tom sadece satılık olan büyük bir binanın önünde duruyordu.
böyle bir şey yapmaları için para teklif ediliyor, onlar da bu fırsatı değerlendiriyorlar.
Bir cömert vergi indirimi bölgede fabrikalar kuran yabancı firmalara sağlanacaktır.