Examples of using "Sales" in a sentence and their turkish translations:
- Kunduraların kirli.
- Ayakkabıların kirli.
Ayaklarınız kirli.
Yollar temiz değil.
Ayaklarınız kirli.
Elleri kirli.
Havlular kirli.
Tabaklar kirli.
Bu arabalar kirli.
Onların ayakları kirli.
Kirli ayaklarınız var.
Tom'un kirli elleri var.
Kirli ellerinizle buna dokunmayın.
Onun kirli işleri en sonunda ortaya çıktı.
Susan'ın kıyafetleri kirli.
Marie'nin ayakkabaları kirli.
- O pis ellerini benden uzak tut!
- O pis ellerini benden çek!
Bisikletlerini hep kirli bırakıyorlardı.
Kirli çamaşırları yıkamak istedi.
Bu evler karanlık ve kirli.
Çek o boktan ellerini üzerimden, seni göt kafa!
Kitaplarımı kirli ellerinle tutma.
Kirli tabakları lavaboya koydu.
Lavaboda kirli bulaşıklar var.
Kirli oldukları için ellerimi yıkıyorum.
Bu giysiler kirli ve yıkanması gerekir.
Kirli oldukları için ellerimi yıkıyorum.
Kirli çorap kokusu beni kusturuyor.
Sen kirlisin.
Valiz kirli çamaşırlardan başka bir şey içermiyordu.
Ellerin kirliyken asla gözlerini ovma.
Kitabım, kirli eller tarafından dokunulmamalı.
Bu kirli giysiler onun suçsuzluğunu kanıtlayacak yeni bir kanıt parçası olabilirdi.
annem ne kızardı bana yahu oynama o pis şeylerle diye
Mary, Tom'un kirli giysilerini yere bırakmasına tahammül edemiyor.
İlkbaharda pencereleri temizledim ama onlar yine kirleniyorlar.
Fakat unutmayın sosyal medyada çok kirli bilgiler vardır
rüşvet düzenin anlattılar fabrikada dönen pis oyunları
Yılan çukurunda aslında Ragnar gibi kaba sözcükler kullanabilirsin… bağlılık sözü ile Vöggr gibi
Bir şehir ne kadar büyürse hava ve su o kadar kirli olur.