Examples of using "Puhuvan" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un Fransızca konuşmasını duydun mu?
Onun Fransızca konuştuğunu duymadın mı?
Tom Mary'nin John hakkında konuştuğunu duydu.
Bir kütüphanede yüksek sesle konuşan insanları dinlemek sinir bozucu.
Gerçekten Tom'la konuşmanı istiyorum.
Hiç Fransızca konuşan birini duydun mu?
Tom'un Fransızca konuştuğunu hiç duymadım.
Tom Mary ile konuşmaktan gerçekten hoşlanıyor gibi görünüyor.
Onun diğerleri hakkında kötü konuştuğunu asla duymadım.
Yapmanı istediğim tüm şey bizimle konuşmak.
Tom Mary'nin Fransızca konuştuğunu asla duymadı.
Tom'un Fransızca konuştuğunu duydum.
Tom Mary'yi yakışıklı bir adamla konuşurken gördüğünde kıskandı.
Tom Mary'nin çocuklarıyla ilgili yaşadığı problem hakkında John'la konuşmasını istedi.
Tom'un Fransızca konuştuğunu duyan birçok insan onun bir yerli konuşucu olmadığını asla tahmin edemezdi.