Translation of "Metsään" in Turkish

Menimme kävelylle metsään.

- Ormanda yürüyüşe çıktık.
- Ormanda yürüyüşe gittik.

He menivät metsään.

Onlar ormana gitti.

Menin metsään etsimään hyönteisiä.

Böcek aramak üzere ormana girdik.

Suhteeni meren metsään ja sen olentoihin syvenee -

Haftalar, aylar ve yıllar geçtikçe, deniz ormanındaki hayvanlarla olan ilişkim

Sään salliessa he menevät metsään poimimaan sieniä.

Eğer hava izin verirse, onlar gidecekler ve ormanda mantar toplayacaklar.

Tom eksyi metsään ja päätyi jonkun takapihalle.

- Tom ormanda kayboldu ve kendini birinin arka bahçesinde buluverdi.
- Tom ağaçlık alanda yolunu kaybedip kendini bir evin arka bahçesinde buldu.

He menevät metsään poimimaan sieniä, jos sää sallii.

Hava güzel olursa, onlar mantar toplamak için ormana gidecek.

Voisimme hakata mädäntynyttä lihaa irti ja asettaa ansan metsään.

Ya çürüyen etin bir kısmını alıp ormanda tuzak kurar

Tuhkanvärinen kaniini tuli näkyviin, mutta hyppi takaisin metsään heti kun lähestyin sitä.

Kül rengi bir tavşan ortaya çıktı ve ben yaklaşır yaklaşmaz zıplayıp tekrar ormana doğru koştu.