Examples of using "Maata" in a sentence and their turkish translations:
Tom yere baktı.
Ay, Dünya'nın etrafında döner.
İnsanlar arazi sahibi olmak istiyor.
Bu ülkeyi kim yönetti.
Biz ülkenin her yerinde seyahat ettik.
- Tom'a arsa miras kaldı.
- Tom'a arazi miras kaldı.
Isının büyük kısmını zeminden kaybedersiniz.
Astronot, dünya'nın çevresindeki yörüngede bulunuyor.
Dünyanın gerçekten nasıl göründüğünü görmenin en iyi yolu bir uzaydan bakmaktır.
Bütün gün yatakta mı kalacaksın?
İki ülke diplomatik ilişkileri kestiler.
- Tom Boston'a yakın biraz arazi aldı.
- Tom, Boston yakınlarında arazi aldı.
Bunu yiyebilirim ya da... Yeri kazabilirim. Hemen şurayı.
Göklere sihir hâkimdir. Güneş'in saçtığı elektronlar Dünya'yı bombardımana tutar.
Çocukken çimenlere sırtüstü uzanıp beyaz bulutları seyrederdim.
Kopernik zamanında birçok gök bilimci,1000 yıldan daha fazla süre önce Yunan gök bilimci Batlamyus tarafından geliştirilen teoriye inanıyordu. Batlamyus'a göre Dünya evrenin merkeziydi ve hareketsizdi. Batlamyus, diğer bütün gök cisimlerinin Dünya etrafında karmaşık bir düzende hareket ettiğine inanıyordu.
"Y" harfiyle başlayan kaç tane ülke var?