Examples of using "Löydä" in a sentence and their turkish translations:
Şarj aletimi bulamıyorum.
Eldivenimi bulamıyorum.
Biletimi bulamıyorum.
Asla gerçek aşkı bulamayacağım.
Tim'i bulamıyorum.
Onu bulamaz mısın?
Çantamı bulamıyorum.
Telefon şarj cihazını bulamıyorum.
Ne istediğimi bulamıyorum.
Onu asla bulmayacaksın.
Tom'u asla bulmayacaksın.
Tom'u bulmayacaksın.
Onlar seni bulmayacaklar.
Kız arkadaşımın klitorisini bulamıyorum.
Tom aradığını bulmayacak.
Tom bizi burada bulamaz.
Tom ile ilgili yanlış bir şey bulamıyorum.
- Her yere baktım, ama kitabımı bulamıyorum.
- Her yana baktım, ama kitabım yok.
Tom, Mary için bunu yapacak hiç kimseyi bulmayacak.
Gerçekten Boston bölgesinde daha iyi bir uzman bulamazsınız.
Valizimi bulamıyorum.
Belki de gündüzleri yeteri kadar yemek bulmakta zorlanıyordur.
- Kelimeler konusunda ne yapacağımı bilmiyorum.
- Ne diyeceğimi bilemiyorum.
- Söyleyecek söz bulamıyorum.