Translation of "Kokonaan" in Turkish

0.017 sec.

Examples of using "Kokonaan" in a sentence and their turkish translations:

Unohdin sen kokonaan.

Onu tamamen unuttum.

Kokeilemme kokonaan uutta menetelmää.

Biz tamamen yeni bir yöntem deniyoruz.

Sinun täytyy keskittyä kokonaan toipumiseesi.

- Sen tamamen iyileşmene konsantre olmalısın.
- Sen tamamen iyileşmen üzerine yoğunlaşmalısın.

Orangit ovat lähes kokonaan yksineläviä eläimiä,

Orangutanlar yarı münferit hayvanlar,

Tom halusi pitää Maryn kokonaan itsellään.

Tom Mary'yi tamamen kendine saklamak istiyordu.

Öisin - metsän hedelmät ovat kokonaan niiden hallussa.

Geceleyin, ormanın meyveleri tamamen onlara kalır.

Näin unta, joka ei ollut kokonaan unta.

- Bir rüya gördüm, tam da bir rüya değildi.
- Bir rüya gördüm ama pek rüya denemez aslında.
- Bir rüya gördüm ama pek rüya sayılmaz aslında.

Lumiukko oli sulanut kokonaan seuraavaan aamuun mennessä.

Kardan adam ertesi sabaha kadar tamamen erimişti.

Kuu oli kokonaan piilossa suuren mustan pilven takana.

Ay büyük bir siyah bulut tarafından tamamen gizlendi.

"Missä mun kakku on?" "Sori, söin sen kokonaan."

"Pastam nerede?" "Üzgünüm, hepsini ben yedim."

- Mä voin lukea sen kokonaan.
- Osaan lukea ne kaikki.

Ben bütün onları okuyabilirim.

- Se oli kokonaan pölyn peittämä.
- Se oli täysin pölyn peitossa.

O, tamamen tozla kaplıydı.

Latinan kieli ei ole kokonaan tuntematon minulle, mutta minulta puuttuu kyky puhua sitä.

Latince tamamen bilmediğim bir dil değil ama bu dili konuşma yeteneğinden tamamen yoksunum.

- Minulle on ihan sama missä syömme illallista. Se riippuu täysin sinusta.
- Minulle ei ole mitään väliä missä syömme illallista. Se on kokonaan sinun päätettävissäsi.

- Akşam yemeğini nerede yediğimiz benim için dert değil. O tamamen sana kalmış.
- Yemeği nerede yediğimiz umurumda değil. Bu tamamen sana kalmış.