Examples of using "Katsoi" in a sentence and their turkish translations:
Tom baktı.
Tom Mary'ye baktı, John da.
Tom bagaja baktı.
Tom pencereden baktı.
Tom mesaja tekrar taktı.
O bütün etrafına bakındı.
O bana baktı.
Tom saate baktı.
Tom saatine baktı.
O ona baktı.
Tom kutuya baktı.
Tom ajandaya baktı.
Tom ayakkabılarına baktı.
Tom ona baktı.
O bakışlarını kaçırdı.
Sana bakıyordu.
Tom dışarıya baktı.
Tom hız göstergesine baktı.
Tom termometreye baktı.
Tom gergin biçimde izledi.
Resme baktı.
O sağa sola baktı.
Doktor hastaya ciddi biçimde baktı.
Mary aynada kendine baktı.
- Tom dün televizyon izledi.
- Tom, dün TV izledi.
O, gözüme baktı.
Bir İsveç filmi izledi.
Tom aynada Mary'ye baktı.
O onun gözlerinin içine baktı.
O, pencereden dışarıya baktı.
Tom Mary'nin taslaklarına baktı.
Tom gökyüzüne baktı.
Amy gülümseyerek bana baktı.
Gençken sık sık beyzbol seyrederdi.
Bir polis şüpheli bir yayaya dik dik bakıyordu.
O, tam benim gözüme baktı.
Sessizce camdan dışarı baktı.
Tom'un sana baktığını fark ettin mi?
Tom, Mary uzaklaşırken izledi.
Tom döndü ve kameraya baktı.
Tom 6 haberlerini izledi.
O, onun bir resim çekişini izledi.
Tom kapının arkasına bile baktı.
Merkez karaktere baktı
Tom'un sana baktığını fark etmedin mi?
Tom kapıya yürüdü ve dışarıya baktı.
Tom pencereye yürüdü ve dışarıya baktı.
Tom, Mary'nin John'a bakıyor olduğunu fark etti.
Galileo, Ay'a teleskopla bakan ilk kişiydi.
O anlaşılmaz bir ifadeyle ona baktı.
Tom etrafına bakındı ama kimseyi görmedi.
O sana bakmaya devam etti. Fark etmedin mi?
Ona neden kaşlarını çattığını anlayamadım.
Tom bana muzaffer bir şekilde baktı ve "Şah mat" dedi.
Tom bardağına baktı ve onun boş olduğunu gördü.
Tom çocukların oynamasını izledi.
Jim caddeyi geçmeden önce sağa ve sola baktı.
Tom Mary'nin hala onu takip edip etmediğini görmek için omzunun üzerinden baktı.
Tom pencereden dışarı baktı ve Mary'nin köpeğiyle oynadığını gördü.
Mary çantasına baktı ve bilgisayarının çalındığını fark etti.
Tom, Mary'nin çalışmasını izledi.
Tom yediği elmaya baktığında yarım solucan yediğini fark etti.
Bana bakan adamın farkında değildim.