Examples of using "Ison" in a sentence and their turkish translations:
Sen büyük bir hata yaptın.
Büyük haritayı masanın üstüne yaydım.
Ama sanırım büyük bir ateş yakarsak onu caydrıcı olarak kullanabiliriz.
Ama büyük bir ateş yakarsak bunu caydırıcı olarak kullanabiliriz.
Burada büyük bir bölgeye SOS yazacağız!
Bu büyük kayanın çevresine dolayabilirim.
Doktor faturaları birikimlerimizi gerçekten azaltıyor.
Tom içkisinden büyük bir yudum aldı.
Yaklaşık bu kadar büyük bir kutuya ihtiyacım var.
Tom'a büyük bir özür borçlusun.
Mary ona sarıldı.
Dün sadece ellerimle büyük bir balık yakaladım.
Tom az önce bana büyük bir iyilik yaptı.
İtalyanlar günde iki kez büyük yemek yerler.
Bu büyük kedi, insanlara saldırmasıyla kötü bir ün kazanmıştır.
Buradan inmeden önce sıkı bir öğle yemeği yemiş olmak istemezsiniz.
O bir sonraki romanı için büyük bir avans aldı.
Mary Tom'u kucakladı ve ona bir öpücük verdi.
İngiliz Başbakanı Neville Chamberlain istifaya zorlandı.
Onlardan boşuna büyük bir miktarda ödünç para almaya çalıştı.
- Benim ailemde çok doktor var.
- Benim sülalemde çok doktor var.
Dün o, büyük bir adam gördü.
Tom büyük bir balık yakaladı.
Tom'un böylesine büyük bir izleyicinin önünde konuşma hakkında hiç endişesi yoktu.
İngiltere başbakanı'nın gerçek adı Alexander Boris de Pfeffel Johnson'dır.