Examples of using "Ensimmäistä" in a sentence and their turkish translations:
"Bu, Avustralya'ya ilk gelişin mi?" "Evet, bu buraya ilk gelişim.
Ben ilk defa Çin dominosu deniyorum.
İncil'i ilk kez okuyorum.
Onunla ilk karşılaşmam Kyoto'da oldu.
O kelimeyi ilk kez duydum.
Sadece ilk üç bölümü okudum.
Bu şehri ilk ziyaretiniz mi?
Hawaii'ye ilk kez geçen yıl gittik.
Sadece ilk üç bölümü okudum.
- Tom ile ne zaman tanıştığımı hatırlamıyorum.
- Tom'la ilk kez ne zaman karşılaştık anımsamıyorum.
Beş yıl içinde ilk kez eve geldi.
Birbirimizle ilk kez tanıştığımız günü hatırlıyor musun?
Onunla ilk kez ne zaman karşılaştığımı hatırlamıyorum.
Biz ilk kez biriyle tanıştığımızda genellikle el sıkışırız.
Hayatımda ilk kez kendimi, bilmediğim bir şehirde yapayalnız halde buldum.
Hem babam hem de ben ilk defa müzeye gittik.
İspanya'yı ilk ziyaretimde her şey beni heyecanlandırıyordu.
- Bu senin Japonya'ya ilk ziyaretin mi?
- Bu, Japonya'ya ilk ziyaretiniz mi?
Tom'un onu ilk defa yapmadığından eminim.
Aslında benimle ilk kez karşılaştığında ne düşündün?
6 yıldan fazladır ilk defa, işsizlik oranı % 6'nın altındadır.
- Seninle ilk karşılaştığımda ne giydiğini hatırlıyor musun?
- Seninle ilk tanıştığımda ne giydiğini hatırlıyor musun?
Bu defa ilk kez özel bir villada kaldım, ve gerçekten olağan dışı bir şeydi.
Sizin insan olduğunuzdan emin olmamız gerekir. E-postanızın ilk beş harfi nedir?
Mary ilk defa bir sincap gördükten sonra çok heyecanlıydı ve bir sürü sincap resmi çizdi.
Onunla ilk tanışmamı hatırlamıyorum.