Examples of using "Antanut" in a sentence and their turkish translations:
- Tom hakkını helal etti.
- Tom izin verdi.
Vazgeçmedim.
Tom vazgeçmedi.
Bana iyi öğüt verdin.
O, soruya cevap vermedi.
Tom'un diş fırçamı kullanmasına izin vermedim.
Ben kımıldamadım.
Ben zaten çocukları besledim.
Tom'a zaten bir hediye verdim.
Tom Mary'nin araba kullanmasına izin vermezdi.
Tom, Mary'nin konuşmasına izin vermedi.
O her soruya yanıt vermedi.
Annem mini etek giymeme izin vermedi.
Tom bana hiç seçenek vermedi.
Sizi uzun süre beklettiğim için üzgünüm.
Tom'a herhangi bir şey olmasına izin vermezdim.
Sen asla vazgeçmedin.
Neden Tom'un partisine gitmeme izin vermedin?
Tom hayır kurumuna çok para verdi.
Neden Japonya, kirliliğin bu kadar kötüye gitmesine izin verdi?
Şimdiye kadar ilk kez bir misal verdim.
Henüz başka birinin bunu görmesine izin vermedim.
Ne demek istediğimi açıklamak için Tom bana şans vermedi.
Tom ondan istediğimi bana vermedi.
Tom Mary'yi yaptıkları için hiç affetmedi.
Ben sadece ona biraz tavsiye vermedim, aynı zamanda onunla oral seks yaptım.
Tom'un John'un ona verdiği Mary'ye ait birkaç fotoğrafı var.
Tom, Mary'ye bir aşk mektubu yazdı ama bunu ona hiç vermedi.
Tom sözlüğü sana vermedi mi?
Tom öğretmenin ona bir günde bitiremeyeceği kadar fazla ev ödevi verdiğini düşündü.
Tom bana yaptığım şeyi neden yaptığımı açıklama fırsatı bile vermedi.
Tom bize içecek bir şey teklif vermedi.
Tom beni öpmeye çalıştı ama ona izin vermedim.