Translation of "Sermon" in Turkish

The sermon was awfully long.

Vaaz son derece uzundu.

The pastor gave a sermon.

Papaz bir vaaz verdi.

The preacher gave a beautiful sermon.

Vaiz güzel bir vaaz verdi.

The sermon was awfully long today.

Vaaz bugün çok uzundu.

I don't need a sermon from you.

Senden gelen bir öğüde ihtiyacım yok.

She listened to the young preacher's sermon.

O, genç vaizin vaazını dinledi.

I slept through the 3 hour-long sermon.

Ben 3 saat süren vaaz boyunca uyudum.

Rabbi Tom gave the sermon on Friday night.

Haham Tom cuma gecesi vaaz verdi.

Sami listened to the Friday sermon at the mosque.

Sami camide cuma hutbesini dinledi.

Sami listened to the Friday sermon delivered by Fadil.

Sami Fazıl'ın okuduğu cuma hutbesini dinledi.

No sinner is ever saved after the first twenty minutes of a sermon.

Hiçbir günahkar bir vaazın ilk yirmi dakikasından sonra hiç kurtarılmaz.