Translation of "Donut" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Donut" in a sentence and their turkish translations:

Have a donut.

Bir çörek ye.

I want a donut.

Bir şekerli çörek istiyorum.

Save me a donut.

Bana bir çörek ayırın.

Give me a donut.

Bana bir tatlı ver.

I ate a donut.

Bir tatlı çörek yedim.

Tom ate a donut.

Tom bir çörek yedi.

Can I have this donut?

Bu çöreği alabilir miyim?

Tom offered Mary a donut.

Tom Mary'ye bir gözleme önerdi.

Who ate the last donut?

Son tatlıyı kim yedi?

Tom is eating a donut.

Tom bir çörek yiyor.

Can I have a donut?

- Bir çörek alabilir miyim?
- Bir lokma alabilir miyim?

- Have a doughnut.
- Have a donut.

Bir tatlı çörek ye.

Tom took a bite of Mary's donut.

Tom Mary'nin gözlemesinden bir lokma aldı.

Tom took a tiny bite of Mary's donut.

Tom Mary'nin gözlemesinden küçük bir lokma aldı.

Was it you who ate the last donut?

Son tatlı çöreği yiyen sen miydin?

Tom took a tiny bite out of Mary's donut.

Tom, Mary'nin donutundan küçücük bir ısırık aldı.

I had a donut and a cup of coffee.

Bir çörek ve bir fincan kahve aldım.

Tom helped himself to a cup of coffee and a donut.

Tom kendine bir fincan kahve ve bir çörek aldı.

Tom reached for the last donut, but Mary grabbed it first.

Tom son gözlemeye uzandı ama onu önce Mary kaptı.