Examples of using "Childish" in a sentence and their turkish translations:
O çocuksu.
María, çocukluk yapma!
O çocukça değil mi?
O, çok çocuksu.
Sen çocuksu görünüyorsun.
Sen çocukça davranıyorsun.
Çocukça davranıyoruz.
Çocuksu olma.
Bu çok çocuksu.
Öyle çocuksu olmayın.
Tom çok çocuksu.
Tom çocukça davranıyor.
Çok çocuksu görünüyorsun.
O, çocukça bir harekettir.
Senin çocuksu kahkahanı duyuyorum.
Bazen çok çocuksusun.
Onun davranışını çocuksu buluyoruz.
Tom neden böyle çocukça davranıyor?
Çocukça davranıyor.
- Biz onun davranışını çocuksu olarak saydık.
- (Davranışını) çocukluğuna verdik.
Tom olgunlaşmamış.
Neden Tom bu kadar çocukça davranıyor?
Tom çocukça davranıyor, değil mi?
- Neden bu kadar çocukça davranıyorsun?
- Niye böyle çocukça hareketler yapıyorsun?
Onun düşünme tarzı çok çocukça.
Böyle çocukça bir soru asla sormazdım.
Peter çocuksu kızlardan bıkmıştı.
Çocuksu bir şekilde davranmaya başladı.
O kadar çocuksu bir plan başarısız olmaya mahkûmdur.
Tom Mary'ye çocukça davrandığını söyledi.
Yaşlı adam ölümünden önce çocuklaştı.
Çocuk olma.
Peter, çocuksu kızlardan bıktı ve gerçekten olgun bir kadınla tanışmak istedi.
Böyle çocukça bir şekilde hareket edersen, o zaman çocuk olarak muamele görürsün.
Çocukken ,ölürsem dünyanın hemen ortadan kaybolacağını düşündüm.Ne çocukça bir aldanma!Ben sadece dünyanın bensiz devam edip var olacağını kabullenemiyordum.