Translation of "Barbecue" in Turkish

Tom likes to barbecue.

Tom barbekü yapmayı seviyor.

I like to barbecue.

Mangal yapmak hoşuma gidiyor.

The men are having a barbecue.

Adamlar barbekü yapıyorlardı.

- I love BBQ.
- I love barbecue.

Barbeküyü severim.

We're having a barbecue next Saturday.

Önümüzdeki Cumartesi barbekü yapıyoruz.

- How about holding a barbecue party next Sunday?
- How about having a barbecue party next Sunday?

Gelecek pazar barbekü partisi vermeye ne dersin?

We'll have a barbecue at the beach.

Biz plajda barbekü yapacağız.

I also want to have a barbecue.

Ben de mangal yapmak istiyorum.

It's a perfect day for a barbecue.

Bir barbekü için mükemmel bir gün.

How about having a barbecue party next Sunday?

Gelecek pazar barbekü partisi vermeye ne dersin?

No one likes to eat a burnt barbecue!

Kimse yanmış bir barbekü yemekten hoşlanmaz!

- We're having a barbie.
- We're having a barbecue.

Bir barbekü yapıyoruz.

We often have barbecue parties in our backyard.

Arka bahçemizde genellikle barbekü partileri veriyoruz.

Tom invited his friends over for a barbecue.

Tom arkadaşlarını bir mangal için davet etti.

We have everything we need for a barbecue.

- Mangal yapmak için lazım olan her şeyimiz var.
- Barbekü yapmak için ihtiyacımız olan her şeye sahibiz.

I haven't had a barbecue for a long time.

Uzun bir süredir barbekü yapmadım.

Go and fetch the food and barbecue from the car!

Gidip arabadan yiyecek ve mangalı getir!

I want a nice backyard where I can have barbecue parties.

Ben mangal partileri verebileceğim güzel bir arka bahçe istiyorum.

Why don't you fry up some of those nice sausages for our barbecue?

Neden barbekümüz için o hoş sosislerden birazını kızartmıyorsun?

First we have to carry the barbecue from the cellar out into the garden.

Öncelikle mangalı bodrumdan bahçeye taşımak zorundayız.

- Yesterday we had a good evening with my brothers and friends, and a very nice barbecue.
- We had a great evening yesterday with my brothers and my friends, and the barbecue was very good, too.

- Dün kardeşlerim ve arkadaşlarımla çok güzel bir akşam geçirdim, yaptığımız mangal da çok güzeldi.
- Dün kardeşlerim ve arkadaşlarım beraber süper bir akşam geçirdik ve mangal da çok iyidi.

So we're gonna have a barbecue party. Tell your parents that my parents are gonna be there.

Bir barbekü partisi vereceğiz. Ebeveynlerine benim ebeveynlerimin orada olacaklarını söyle.

It's OK with me if we barbecue, but I don't like it when smoke gets in my eyes.

Barbekü yaparsak benim için sorun değil fakat gözlerime duman kaçtığında ondan hoşlanmıyorum.

The country house was complete, with a swimming pool, a barbecue, a soccer field and a pool table.

Yüzme havuzu, barbekü, futbol sahası ve bilardo masalı kır evi tamamlandı.