Examples of using "تكشف" in a sentence and their turkish translations:
...nadir rastlanan bir vaha tespit ediyor.
Gece kameraları gizli dünyalarını ortaya çıkarıyor.
Morötesi ışık gizli avcıları ortaya çıkarıyor.
Fakat alçalan güneş fokun silüetini ortaya çıkarıyor.
Düşük ışığa duyarlı kameralar Mumbai sokaklarında kol gezen...
Zaman penceresinden dünyaya baktığımızda
Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bu donuk dünyayı bize gösteriyor.
Ama düşük ışıkta çalışan kameralar farklı bir yaklaşımı olan bir türü ortaya çıkarıyor.
klasiklerle ilgili birkaç iç bilgi.
Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bir anne kutup ayısı ile iki yavrusunu tespit ediyor.
Gece kameralarımız, yeni davranış denilebilecek bir şeyi ortaya çıkarıyor.
Gecenin bir yarısı. Düşük ışığa duyarlı kameralar çarpıcı bir görüntü yakalıyor.
Maymunların algılamadığı kızılötesi ışık tünedikleri yerleri ortaya çıkarıyor.
Isıya duyarlı kamera daha yükseklerde, karanlıkta saklanan bir başka avcıyı ortaya çıkarıyor.
Termal kameralar algıladıkları şeyi bize gösteriyor. Yavrunun yüzgecindeki sıcak kan.
Bu savunma ancak karanlık çökünce belli olur. Resife mavi ışık vurunca neler olduğu gözler önüne serilir.