Examples of using "لوجه" in a sentence and their turkish translations:
Biz yüz yüze durduk.
Seninle gerçek hayatta buluşmak harikaydı.
peki onlardan biriyle göz göze gelecek olursanız ne olacak?
İberlilere direkt saldırmak yerine , kendi ordugâhını kurdu ve beklemeye koyuldu.
Beyazid ordusunda Fransız şövalyeleriyle karşı karşıya gelen tek personeldi.
Sekiz yıldır ilk kez yüz yüze tanışıyorlardı.