Translation of "رجلاً" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "رجلاً" in a sentence and their turkish translations:

بالطبع سيكون رجلاً

Erkek olacak tabii ki

بيتر هو رجلاً صادقاً.

Peter dürüst bir adam

رأيت رجلاً يتّجه نحوي.

Bana doğru gelen bir adam gördüm.

تزوجت رجلاً عجوزاً وثرياً.

O, zengin yaşlı bir adamla evlendi.

- والدي اعتاد أن يكون رجلاً قوياً.
- أبي اعتاد أن يكون رجلاً قوياً.

Babam güçlü bir adamdı.

تزوّجت رجلاً اختاره أهلها لها،

Ailesinin seçtiği bir adamla evlendi

وتزوجت بالنهاية رجلاً من إختيارها

ve kendi seçtiği adamla evlenmişti.

إذا أحضرت رجلاً عدوًا لتركيا

Türklük düşmanı bir adamı getirirseniz

قابلت رجلاً عجوزاً قرب المحطة.

İstasyonun yanında yaşlı bir adamla tanıştım.

رجلاً عاقلاً لن يفعل هذا.

Aklı başında biri bunu yapmaz.

عندما غادرت محطة القطار، رأيت رجلاً.

Tren istasyonundan ayrıldığımda bir adam gördüm.

امرأةً مثلك لا تستحق رجلاً مثلي.

Senin gibi bir kadın benim gibi bir erkeği hak etmiyor.

لقد كان رجلاً أمينًا ولا أحد يحب الجميع

dürüst bir adamdı kimse sevmedi herkes itip kaktı

‫ولكن الحقيقة هي أنك تصنع هذه‬ ‫لتتفادى أن تصبح رجلاً ميتاً.‬

Ama gerçek şu ki bunu yapmanızın sebebi, ölü bir adam olmaktan kaçınmak.

بصفتي رجلاً عجوزاً، فإنّني أعاني من مشاكل في البروستات، ككلّ الرجال المسنّين،

Ben yaşlı olduğum ve her yaşlı gibi prostat sorunu yaşadığım için

ماذا يحدث إذا كان فاتح بورتاكال رجلاً صالحًا؟ ماذا لو كان رجلا سيئا؟

Fatih Portakal iyi adam olsa ne olur? kötü adam olsa ne olur?

واجه رجال دافوت البالغ عددهم 26000 رجلاً احتمالات أكثر من اثنين إلى واحد.

Davout'un 26.000 adamı ikiye birden fazla olasılıkla karşı karşıya kaldı.

لقد كان رجلاً نقيًا وحسن النية ، ولم يكن يعرف أن عقله لن يعمل الشر.

saf ve iyi niyetli bir adamdı bilmezdi öyle aklı kötülüğe çalışmazdı

عاشر ديما خمسة و عشرين رجلاً في ليلة واحدة و من ثم قام بقتلهم.

Dima bir gecede 25 adamla yattı ve sonra onları öldürdü.

‫لكننا نعرف رجلاً مات بعد 40 يوماً‬ ‫من تعرضه للدغ من قبل أفعى حارية‬ ‫لأنه لم يتلق العلاج. نزف حتى الموت.‬

Ama hastaneye gitmediği için testere pullu engerek ısırdıktan 40 gün sonra ölen birini biliyoruz. Kan kaybından öldü.