Translation of "الدول" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "الدول" in a sentence and their turkish translations:

رؤساء الدول، سمكريين.

devlet başkanları, tesisatçılar.

المحادثات تبنى الدول،

konuşarak ülke kurulur,

لا يجب على الدول الكبرى أن تتدخل في الدول الصغرى.

Büyük ülkeler küçük ülkelere karışmamalıdır.

والعديد من الدول حول العالم.

ve dünyanın dört bir yanındaki birçok milletle iyi ilişkilerimiz oldu.

سمعت من الدول الاسكندنافية وإنجلترا

İskandinavya'dan ve İngiltere'den duyulduğu

الانجليزية تدرس في اغلب الدول.

İngilizce birçok ülkede öğretilir.

أقوم بتعليم المدراء التنفيذيين ورؤساء الدول،

CEO'lara, başkanlara,

ونقص النوم في جميع الدول الصّناعية

Sanayileşen ülkelerde uykunun mahvedilmesi

في معظم الدول المتقدمة في العالم،

Gelişmiş dünyanın kalanının çoğunda,

إتحدت الدول الثلاث ليكوّنوا دولة واحدة.

Üç ülke bir ülke yapmak için birleştirildi.

فقد وافق جميع الدول الأعضاء بالأمم المتحدة

Birleşmiş Milletler'in tüm üye devletleri bunların

لتكون من ضمن الدول المتقدمة في العالم.

, BAE gökdelenler dikiyor ve dünyanın gelişmiş ülkeleri arasına girmek için devasa projeler inşa ediyor .

أولا، شكل الدول عليه يبقى غير متغير

İlk olarak, genellikle ülkelerin şeklini korur.

ولكن وبشكل واضح يصبح شكل الدول مشدود

Ancak ülke şekillerinin artık bozulmuş olduğunu görebilirsiniz.

معدل الجريمة تجاوز الدول الأكثر خطورة في العالم

Ayrıca ülkedeki cinayet oranı, dünyanın en tehlikeli şehirlerini bile geride bıraktı.

تظهر هذه الخريطة بعض الدول التي شهدت زيادة مضطردة

Bu harita, kalıcı bakım kurumlarının

الدول ازدهاراً في الاقتصاد. ومقصداً للكثير من الاعمال. ففي

kabul ediliyor . Ve birçok işletme için bir varış noktası.

تعتبر اليوم من اكثر الدول تقدماً بالمجال التقني. وهو

zamanda teknik alanda en gelişmiş ülkelerden biri olarak kabul edilmektedir.

المستقبل الذي سيذهب بالامارات بعيداً. بينما تضع الدول خططاً

Emirates'i çok uzağa götürecek olan gelecek. Devletler , kamu gelirini artırmak

للنتروز قياساً بحقبة ما قبل الثورة الصناعية. الدول تغرق.

için yüzde yirmi üç . Ülkeler batıyor. Küresel ısınma nedeniyle her geçen gün artan sıcaklıklar

أمره بغزو باقي الدول الإسلامية في الشرق الأوسط وشمال إفريقيا

Ve ona Orta Doğudaki ve Kuzey Afrikada kalan son Müslüman devletleride fethetmesini emretti.

والمثير للدهشة أن الصين كانت من الدول المكتفية ذاتيُّا غذائيُّا.

İlginç bir şekilde Çin aslında gıdasal olarak kendine yeterliydi.

اغضبت اليونان ومعها عددٌ من الدول الاوروبية ومن ثم مررت

sınır çizme anlaşması olan bir dizi güvenlik ve askeri anlaşma imzaladı ve ardından

وحصد الارواح واغلق الدول. فيروسٌ تنفسيٌ نشأ من خنزيرٍ اكل

Enfekte bir yarasadan düşen bir muzu yiyen bir domuzdan kaynaklanan bir solunum virüsü

الدول في انتشار الطلاق وهو ما دفع بفكرة الزواج التجربة

en yüksek ülkelerden biri yapar, bu da evlilik deneyi fikrini

ان الدول منخفضة ستودع الخارطة ايضاً مثل هولندا التي ستختفي

gibi deniz seviyesinin altındaki ülkelerin de haritayı bırakacağı

لثلاثة قرون ، أرهب هؤلاء القراصنة الوثنيون من الدول الاسكندنافية أوروبا ، وقاموا بالإغارة ، والابتزاز ،

Üç yüzyıl boyunca İskandinavya'dan gelen bu pagan korsanlar Avrupa'yı terörize ettiler, baskın yaptılar, gasp ettiler,

منذ سنواتٍ ليست بالقليلة تعد الامارات من بين اغنى الدول العربية فدخل الفرد

, en zengin Arap ülkeleri arasında yer alıyor. 2020 yılında devletin vatandaşlarına

على الرغم من أن الدول الكبرى مثل أمريكا والصين وروسيا قاتلت من أجل متر واحد من الأرض

Amerika,Çin ve Rusya gibi büyük devletlerin 1 metre toprak için savaş vermesine rağmen