Examples of using "الجليدية" in a sentence and their turkish translations:
buzulların üçte biri erimiş olacak.
dünya'nın etrafı buzul kütle ile çevrili
buzlu nesneler kuyruklu yıldızın ta kendisi
Evet, buzullar eriyor.
Ya sonuçta buzul gölleri,
buzullarımız süratle eriyor
buzullarımız hızla eriyorken,
Bir arada buzulların sağlığını gözlemlemek için çalışmak,
Buzulların eridiğini izledikçe
hakkındaki yazıları tekrar tekrar okurdum.
Buzullarımızı korumak için yapılacak savaşı sahiplenmeleri gerekiyor.
Burada buz tabakası altında tabanda genellikle su oluyor.
Ya bu taşkınlar diğer buzul göllerine akıp
buz tabakası altında suyun saklı olduğu,
fosil yakıtın yakılmasını önlerken buz tabakalarının erime oranını azaltmaya
Hindukuş-Himalaya buzulları bir süredir eriyorlarmış.
antartika'daki buzul kütlenin yüksekliği 79 metre
Ya buzullarımız tahmin ettiğimden daha hızlı eriyorsa?
Havza suyunun buz örtüsü tabanına gittiğini artık bildiğimize göre,
eğer'ki buzul kütlenin üzerine çıkıp devam edersek dünyadan aşağıya düşebiliriz
Bu gerçekten sizi kurtarabilir. Sadece sığınak kazmak için değil, çığlar için de gerekli.
Ya buzullarımız daha önce sandığımızdan çok daha savunmasızlarsa?