Translation of "Kardeşinden" in Spanish

- Onu kardeşinden ayıramıyorum.
- Onu kardeşinden ayırt edemem.

No lo puedo distinguir de su hermano.

- Erkek kardeşinden daha hızlı koştu.
- Kardeşinden daha hızlı koştu.

Él corrió más rápido que su hermano.

Onu erkek kardeşinden ayıramıyorum.

No lo puedo distinguir de su hermano.

Kardeşinden daha hızlı koştu.

Él corrió más rápido que su hermano.

Bill'e asla erkek kardeşinden bahsedemem.

Nunca puedo distinguir a Bill de su hermano.

Onu kız kardeşinden uzaklaştıran ne?

¿Qué le ha alejado de su hermana?

O kız kardeşinden çikolatasını kaptı.

Él le quitó el chocolate a su hermana.

O, erkek kardeşinden daha uzundur.

Él es más alto que su hermano.

Erkek kardeşinden daha hızlı koştu.

Él corrió más rápido que su hermano.

Mary kız kardeşinden daha zekidir.

Mary es más inteligente que su hermana.

O, erkek kardeşinden daha kısadır.

Es más bajo que su hermano.

O, kız kardeşinden daha uzun.

Ella es más alta que su hermana.

Onu erkek kardeşinden ayırmak kolaydır.

Es fácil distinguirlo de su hermano.

Seni erkek kardeşinden ayırt etmek zor.

Es difícil distinguirte de tu hermano.

Onu kız kardeşinden ayırt edebiliyor musun?

¿Podés distinguirla de su hermana?

Onu erkek kardeşinden ayırt edebilir misin?

¿Puede usted distinguirlo de su hermano?

Ben senin erkek kardeşinden daha yaşlıyım.

Soy mayor que tu hermano.

Biz onu küçük kız kardeşinden ayırt edemeyiz.

No podemos distinguirla de su hermana menor.

O, kız kardeşinden daha az güzel değil.

Ella es al menos tan guapa como su hermana.

Mary kız kardeşinden daha az yemek yer.

María come menos que su hermana.

Onu, kardeşinden hediye olarak aldığı bıçakla kesti.

Él lo cortó con el cuchillo que recibió como regalo de su hermano.

Jane'e onun ikiz kız kardeşinden bahseder misin?

¿Puedes diferenciar a Jane de su hermana gemela?

Onun kız kardeşinden bir hediye kabul ettim.

Acepté un regalo de su hermana.

Onun erkek kardeşinden ev ödevlerine yardım etmesini istediler.

Le pidieron a su hermano que les ayudara con su tarea.

Bu çizgi romanı onun kız kardeşinden ödünç aldım.

Tomé prestado este cómic de su hermana.

Bu çizgi roman kitabını onun kız kardeşinden ödünç aldım.

Pedí prestado este libro de historietas a su hermana.

Tom hem Mary'den ve hem de onun erkek kardeşinden daha uzundur.

Tom es más alto que María y que su hermano.