Translation of "Açmaya" in Spanish

0.011 sec.

Examples of using "Açmaya" in a sentence and their spanish translations:

Tomurcuklar açmaya başladı.

Los capullos empezaron a abrirse.

- Kapıları açmaya hazır olun.
- Kapıları açmaya hazır ol.

Prepárate para abrir las puertas.

Sadece fikirleri açmaya çalışmıştık

Solo tratamos de abrir las ideas

O, kapıyı açmaya çalıştı.

Intentó abrir la puerta.

Tom kapıyı açmaya çalıştı.

Tom intentó abrir la puerta.

Beni bavulu açmaya zorladılar.

Me obligaron a abrir mi maleta.

Paketi açmaya çalışırken parmağımı kestim.

Me corté el dedo tratando de abrir el paquete.

Tom gömleğinin düğmelerini açmaya başladı.

Tom comenzó a desabotonar su camisa.

Tom beni kutuyu açmaya zorladı.

Tom me forzó a abrir la caja.

Tom araba kapısını açmaya çalıştı.

Tom intentó abrir la puerta del coche.

Onunla ilgili konuyu açmaya çekiniyorum.

No me atrevo a abordar el tema con ella.

Kiraz ağaçları çiçek açmaya hazırlanıyor.

Los cerezos están a punto de florecer.

Bu kutuyu açmaya hakkın yok.

No tienes derecho a abrir esta caja.

O boş yere kutuyu açmaya çalıştı.

Él intentó abrir la caja en vano.

Ben geçen yıl yelken açmaya başladım.

Empecé a navegar el año pasado.

Tom kapıyı açmaya çalıştı ama açamadı.

Tom intentó abrir la puerta, pero no pudo.

Nitelikli dokunulmazlık üzerine dava açmaya devam edeceğiz.

Seguiremos presentando pleitos sobre la inmunidad calificada,

O benim mektuplarımı açmaya nasıl cüret eder!

¡Cómo se atreve a abrir mis cartas!

Tom kapıya koştu ve onu açmaya çalıştı.

Tom corrió hacia la puerta e intentó abrirla.

Tom kutuyu aldı ve onu açmaya çalıştı.

Tom cogió la caja e intentó abrirla.

Tom kapıyı açmaya çalıştı, ama o kilitliydi.

Tom trató de abrir la puerta, pero estaba con llave.

Genç eczacı bir eczane açmaya karar verdi.

El joven químico decidió abrir una farmacia.

Ama Howard beni, kendimi belirsizliğe açmaya teşvik etti,

Pero Howard me instó a abrirme a la incertidumbre,

Ben kapıyı kırarak açmaya çalıştım, ki bunu imkansız buldum.

Intenté abrir la puerta a golpes, pero fue imposible.

- Tüm gücümle kapıyı açmaya çalıştım.
- Tüm gücümle kapıyı açmayı denedim.

Traté de abrir la puerta con toda mi fuerza.