Translation of "Fena" in Russian

0.006 sec.

Examples of using "Fena" in a sentence and their russian translations:

Fena değil.

Неплохо.

Fena değil!

Неплохо!

- İyi fikir!
- Fena fikir değil!
- Fena değil!

- Ничего себе!
- Класс!
- Круто!

Fikir fena değil.

Идея неплоха.

Fena geceden kalmayım.

У меня тяжелое похмелье.

O fena hareketli.

Он страшный непоседа.

Hiç fena değil!

Совсем неплохо!

Fena halde yaralandım.

Я был тяжело ранен.

O fena değil.

Это неплохо.

- Dekorasyon kötü değil.
- Süslemeleri fena değil.
- Dekorasyon fena değil.

А ремонт неплох.

Yamaç çok fena dikleşiyor.

Здесь определенно становится круче.

O fikir fena değil.

Это неплохая идея.

Başlangıç için fena değil.

Совсем не плохо для начала.

Bu pek fena görünmüyor.

Это не так уж плохо выглядит.

Güveç hiç fena değildi.

Рагу было совсем недурным.

Seninki de fena değil.

- Ваш тоже ничего.
- Ваша тоже ничего.
- Твой тоже ничего.
- Твоя тоже ничего.

Çok fena değil, iyi.

Это настолько плохо, что уже хорошо.

Kendimi fena şekilde yaktım.

Я сильно обжёгся.

Bu kitap fena değil.

Это неплохая книга.

Fena değilim. Ama biraz yorgunum.

- Неплохо. Но я немного устал.
- Неплохо. Но я немного устала.

Fena şekilde yardımınıza ihtiyacım var.

Я остро нуждаюсь в твоей помощи.

Fena halde suya ihtiyaçları vardı.

Им срочно нужна была вода.

Film hiç de fena değildi.

Фильм был очень даже неплохим.

Bilirsin, bu hiç fena değil.

Знаешь, это совсем не плохо.

Çok fena, Japonya'ya gitmen gerekir.

Жаль, что вам нужно уехать в Японию.

Fena halde suya ihtiyacımız var.

Нам крайне нужна вода.

Fena bir şekilde başarısız oldu.

Он с треском провалился.

Vay canına! Bu fena değil!

Черт подери! Это неплохо!

Fena değil, ama biraz yorgunum.

- Неплохо, но я немного устал.
- Неплохо, но я немного устала.

Tom Mary'ye fena halde âşık.

Том по уши влюбился в Мэри.

Tom Mary'ye çok fena âşık.

Том запал на Мэри.

Tom Mary'ye çok fena tutulmuştu.

Том серьёзно увлёкся Мэри.

Buna fena halde ihtiyacım var.

Мне он позарез нужен.

Fena şekilde yardıma ihtiyacım var.

Мне очень нужна помощь.

Onun fena halde paraya ihtiyacı vardı.

Ей очень нужны были деньги.

Yeni başlayan biri için fena değil.

Неплохо для начинающего.

Tom'un fena halde paraya ihtiyacı vardı.

Тому были очень нужны эти деньги.

- Buna fena değilsin.
- Bunda kötü değilsin.

У тебя это неплохо получается.

Japonya'dan gidersen, seni fena halde özlerim.

Я буду очень скучать по тебе, если ты уедешь из Японии.

Tom'un fena halde yardıma ihtiyacı var.

- Тому очень нужна помощь.
- Том остро нуждается в помощи.

Tom'un fena halde paraya ihtiyacı var.

Тому очень нужны деньги.

çok fena kaşıntıya ve kızarıklığa neden olur.

они вызовут неприятную сыпь.

Tom bir trafik kazasında fena halde yaralandı.

Том был тяжело ранен в автокатастрофе.

Ortaokulda iken Tom Mary'ye çok fena tutuldu.

Том врюхался в Мэри, когда учился в средней школе.

Ilerideki zorlu yıllarda İmparator tarafından fena halde özlenecekti .

трудные годы.

- O fikir fena değil.
- O kötü bir fikir değil.

- Это хорошая идея.
- Это неплохая идея.

Patates salatasına haşlanmış yumurta da konsa hiç fena olmaz.

Было бы неплохо добавить варёное яйцо в картофельный салат.

Arka bahçenizden gelen bir şey için hiç de fena değil.

Неплохо, учитывая, что её можно добыть отовсюду.

Genç bir kızın fena halde çürümüş cesedi otoyolun kenarında bulundu.

Сильно разложившееся тело молодой девушки было найдено на обочине шоссе.

Mağara içeriye kadar uzanıyor. Burası kamp için fena bir yer değil.

Пещера тянется глубоко внутрь. И здесь неплохое место для привала.

Mağara içeriye kadar uzanıyor. Burası kamp için fena  bir yer değil.

Пещера тянется глубоко внутрь. И здесь неплохое место для привала.

- Bir içki fena olmazdı.
- Bir içkiye hayır demem.
- İçki olsa da içsek.

Я бы не прочь выпить.

Tom bir süre fena hâlde borç içindeydi ama tekrar kendi ayakları üzerinde duruyor.

Одно время Том влез в долги, но теперь снова встал на ноги.

- Ev fena sayılmaz ama bahçesi efsane!
- Evin içi şöyle böyle ancak bir bahçesi var ki inanamazsın.

- Дом — так себе. Зато сад великолепный!
- Дом — так себе. Зато сад чудесный!

- Şiddetli yağmur yağıyor.
- Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
- Fena yağmur yağıyor.
- Tufan gibi yağmur yağıyor.
- Gök delinmiş gibi yağmur yağıyor.

Дождь льёт как из ведра.

- Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
- Şakır şakır yağmur yağıyor.
- Fena yağmur yağıyor.
- Tufan gibi yağmur yağıyor.
- Gök delinmiş gibi yağmur yağıyor.

- Льёт как из ведра.
- Дождь льёт как из ведра.

- Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
- Sert yağmur yağıyor.
- Şakır şakır yağmur yağıyor.
- Fena yağmur yağıyor.
- Tufan gibi yağmur yağıyor.
- Gök delinmiş gibi yağmur yağıyor.

- Идёт сильный дождь.
- Льёт ливень.

- Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
- Dışarıda şiddetli yağmur yağıyor.
- Şakır şakır yağmur yağıyor.
- Fena yağmur yağıyor.
- Tufan gibi yağmur yağıyor.
- Gök delinmiş gibi yağmur yağıyor.

Снаружи льёт как из ведра.

- Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor.
- Sağanak şeklinde yağmur yağıyor.
- Şakır şakır yağmur yağıyor.
- Fena yağmur yağıyor.
- Tufan gibi yağmur yağıyor.
- Gök delinmiş gibi yağmur yağıyor.

- Льёт как из ведра.
- Дождь льёт как из ведра.