Translation of "Radyo" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Radyo" in a sentence and their japanese translations:

Radyo dinliyorum.

- ラジオを聞いています。
- ラジオを聞いてるんだよ。

Radyo çalışmaz.

ラジオは壊れている。

Radyo çalışmıyor.

- ラジオの音がでない。
- このラジオ、うんともすんとも言わないんだ。

Radyo dinliyorlardı.

彼らはラジオを聞いていた。

Radyo bozuktur.

ラジオは壊れている。

Radyo dinlemiyordum.

私はラジオを聞いていませんでした。

- Seyrek olarak radyo dinlerim.
- Ayda yılda bir radyo dinlerim.
- Nadiren radyo dinlerim.

私はめったにラジオを聴きません。

Radyo biraz gürültülü.

ラジオが少しうるさい。

Nadiren radyo dinlerim.

- 私はめったにラジオを聴きません。
- ラジオはめったに聴かないな。

Biz radyo dinliyoruz.

私たちはラジオを聞いている。

Radyo dinlemeyi durdurdum.

私は、ラジオを聞くのをやめた。

Tom radyo dinliyor.

トムはラジオを聞いている。

Ben radyo dinliyorum.

私はラジオを聞いています。

O, radyo dinliyor.

彼はラジオを聞いている。

Bu radyo bozuk.

このラジオは故障している。

- Masadaki radyo bir Sony.
- Masanın üzerindeki radyo bir Sony.

机の上のラジオはソニーの製品だ。

Haber başlıkları, radyo, gazeteler...

ニュースでも ラジオでも 新聞でも

Radyo dinlerken uyuya kaldım.

ラジオを聞いているうちに、私は眠ってしまった。

Radyo büyük bir buluş.

ラジオは偉大な発明品である。

Radyo açıkken uykuya daldı.

彼は、ラジオをつけっぱなしにして、寝てしまった。

Dün gece, radyo dinledim.

昨夜はラジオを聞いたよ。

Neredeyse hiç radyo dinlemem.

私はめったにラジオを聴きません。

Her gece radyo dinlerim.

私は毎晩ラジオを聞きます。

Dün radyo dinliyor muydun?

昨日はラジオを聴いてたの?

Radyo harika bir buluş.

ラジオは偉大な発明品である。

Zamanımı radyo dinleyerek geçirdim.

私はラジオを聞いて時を過ごした。

Benim radyo tekrar bozuldu.

私のラジオはまた故障した。

Masada bir radyo var.

テーブルの上にラジオがあります。

Bu bir radyo mu?

これはラジオですか。

Bu radyo ne kadardır?

- このラジオはいくらですか。
- このラジオはいくらか。

Bu radyo senin mi?

このラジオはあなたのですか。

Radyo dinlemeye düşkün müsünüz?

あなたはラジオを聞くのが好きですか。

O, radyo dinlemeyi sever.

彼は、ラジオを聴くのが好きだ。

Ben radyo dinlemeyi seviyorum.

ラジオを聴くのが好きなんだ。

O radyo dinleyerek oturdu.

彼は座ってラジオを聞いていた。

Bu radyo Tom'un mu?

このラジオって、トムの?

Radyo dinlemek hoşuma gidiyor.

ラジオを聴くのが好きなんだ。

- Radyo istasyonunun önünde senin için bekleyeceğim.
- Seni radyo istasyonunu önünde bekleyeceğim.

放送局の前で待っているよ。

Radyo, Marconi tarafından icat edilmiştir.

ラジオはマルコーニによって発明された。

Radyo sesler tarafından rahatsız edilmektedir.

ラジオに雑音が入る。

Radyo haberleri ayrıntılı olarak yayınlıyor.

ラジオがこのニュースを詳しく放送した。

Masanın üstünde bir radyo var.

テーブルの上にラジオがあります。

Program dün radyo üzerinden yayınlandı.

その番組は昨日ラジオで放送された。

O zamanlar hiç radyo yoktu.

その当時はラジオと言うものが無かった。

Benim odamda bir radyo vardır.

私の部屋にラジオがある。

Akşam yemeğinden sonra radyo dinlerim.

私は夕食後ラジオを聞きます。

Nasıl bir radyo yapılacağını bilir.

彼はラジオの作り方を知っている。

Kate bütün gün radyo dinledi.

ケイトは一日中ラジオを聞いた。

Radyo sel olasılığı hakkında bizi uyardı.

ラジオで洪水の警告をしていた。

O günlerde Japonya'da hiç radyo yoktu.

その当時、日本にラジオはなかった。

Radyo spikerinin erkeksi bir sesi vardı.

そのラジオのアナウンサーは男らしい声の持ち主だった。

Boş zamanımı çoğunlukla radyo dinleyerek geçiririm.

私は暇なときはラジオを聴いて過ごすことが多いです。

Tom araba sürerken radyo dinlemeyi seviyor.

トムは運転するときにラジオを聴くのが好きだ。

Radyo ve plaklar müziği arabalarımıza, evlerimize getirdi.

ラジオやレコードが 音楽を車内や家庭にもたらしました

O günlerde TV ya da radyo yoktu.

そのころはテレビやラジオはありませんでした。

Eskiden gece çok geç saatlerde radyo dinlerdim.

私はよく深夜にラジオを聞いたものだ。

O radyo, bir kibrit kutusundan daha büyük değildir.

そのラジオはマッチ箱の大きさしかない。

TV ve radyo ile haber iletişimi artık çok yaygın.

ラジオやテレビによるニュースの報道は今ではまったくふつうのことだ。

Onun cep telefonu, diğer telefonları engelleyen radyo emisyonu üretti.

彼の携帯電話は他の電話を妨害する電波を出した。

Gazeteler,televizyon ve radyo kitle iletişim araçları olarak adlandırılır.

新聞・テレビ・ラジオは、マス・メディアと呼ばれる。

Radyo önümüzdeki deprem hakkında bizi uyardı ve eşyalarımızı toplamaya başladık.

ラジオで地震の警告をしたので、私たちは荷物をまとめ始めた。

Fırtınadan kısa bir süre sonra radyo istasyonu yayına geri döndü.

嵐の後すぐ、そのラジオ局は放送を再開した。

Televizyon izlediğinde ya da radyo dinlediğinde, dinlediğiniz müzik genellikle Afrika kökenlidir.

テレビを見たりラジオを聞いたりするとき、耳にする音楽はしばしばアフリカ起源のものです。