Translation of "Yaygın" in Italian

0.010 sec.

Examples of using "Yaygın" in a sentence and their italian translations:

Toplumlarda yaygın olarak

che vedono la perenne indifferenza

Bu yaygın mı?

Questo è comune?

Bu çok yaygın.

È molto comune.

- Bu yaygın bir hatadır.
- O yaygın bir hata.

È un errore comune.

- O bir yaygın isim midir?
- O yaygın bir isim mi?
- Bu yaygın bir isim mi?

È un nome comune?

Demansın en yaygın nedeni.

e colpisce quasi sei milioni di persone solo negli Stati Uniti.

O, Japonya'da yaygın olaydır.

Quello è il caso comune in Giappone.

O yaygın bir ahlaksızlık.

È un vizio comune.

Tom yaygın bir isim.

Tom è un nome comune.

O yaygın olarak tanınmaktadır.

- È largamente conosciuta.
- Lei è largamente conosciuta.

Bu yaygın bir durumdur.

Questo è un evento comune.

Bu bugünlerde oldukça yaygın.

È piuttosto comune di questi giorni.

Yaygın bir korku vardı.

C'era una paura diffusa.

- Tom ismi ülkenizde yaygın mı?
- Tom ülkenizde yaygın bir isim mi?

- Tom è un nome comune nel tuo paese?
- Tom è un nome comune nel suo paese?
- Tom è un nome comune nel vostro paese?

çünkü gürültü yaygın bir şey

perché il rumore è ovunque,

Günümüzde en çok bunlar yaygın.

Questi sono quelli più comuni in circolazione oggi.

Boşanma bugünlerde daha yaygın oluyor.

Il divorzio sta diventando più comune al giorno d'oggi.

Endişelenme. Bu yaygın bir hata.

- Non preoccuparti. È un errore comune.
- Non preoccupatevi. È un errore comune.
- Non si preoccupi. È un errore comune.

Onun yaygın bir adı var.

- Ha un nome comune.
- Lui ha un nome comune.

Bu yaygın bir yanlış yorum.

- È una convinzione errata comune.
- È un'idea sbagliata comune.

Japonya'da eğilmek yaygın bir nezakettir.

In Giappone, inchinarsi è cortesia comune.

Bu yaygın bir yazım hatasıdır.

Questo è un errore ortografico comune.

Bu kelime yaygın kullanımda değil.

Questa parola non è di uso comune.

Onun adı yaygın olarak biliniyordu.

Il suo nome stava diventando largamente conosciuto.

O yaygın bir bilgi değil.

Non è conoscenza comune.

Yurt dışında eğitim artık çok yaygın.

- Studiare all'estero è molto comune ora.
- Studiare all'estero è molto comune adesso.

O pozitif en yaygın kan grubudur.

O positivo è il tipo di sangue più comune.

Bu kelime yaygın olarak kullanılıyor mu?

- Questa parola ha un uso comune?
- Questa parola ha un utilizzo comune?

Su çiçeği çocuklarda yaygın bir hastalıktır.

La varicella è una malattia comune tra i bambini.

Thomas yaşadığın yerde yaygın bir isim mi?

- Thomas è un nome comune dove vivi?
- Thomas è un nome comune dove vive?
- Thomas è un nome comune dove vivete?
- Thomas è un nome comune dove abiti?
- Thomas è un nome comune dove abita?
- Thomas è un nome comune dove abitate?

Mary sizin ülkenizde yaygın bir isim mi?

- Mary è un nome comune nel tuo paese?
- Mary è un nome comune nel suo paese?
- Mary è un nome comune nel vostro paese?

Esperantodaki en yaygın üçüncü harf "e" dir.

La terza lettera più frequente nell'esperanto è la "e".

Başarısızlık korkusu dünyadaki en yaygın korkulardan biridir.

La paura di fallire è una delle paure più diffuse del mondo.

İngiltere'de yüksek lisans dereceleri çok yaygın değildir.

Le lauree specialistiche in Gran Bretagna non sono molto comuni.

Yıllar önce bu ilke yaygın olarak tanınmıştır.

Anni fa questo principio era largamente riconosciuto.

Esperantodaki en yaygın on dördüncü harf "m" dir.

La quattordicesima lettera più frequente nell'esperanto è la "m".

Bir İngiliz anahtarı, yaygın olarak kullanılan bir araçtır.

La chiave inglese è uno strumento usato comunemente.

İnsanlar niçin "merhaba ", "nasılsın" vb. gibi basit ve yaygın cümleler ekliyorlar.

Perché la gente aggiunge frasi semplici e comuni come "ciao", "come stai", ecc.?

Bu pullu seri katilin ne kadar yaygın olduğunu kendi gözünüzle görmeden anlayamazsınız, diyor.

Parlando di questo predatore, dice che non sai quanto sia diffuso finché non lo vedi coi tuoi occhi.

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir.

La differenza tra passato, presente e futuro non è altro che una illusione estremamente diffusa.

O doğru. Japoncadaki "uetoresu" İngilizcede hem "waitress" hem de "weightless" sözcüklerinin karşılığıdır. Ancak "waitress" daha yaygın bir anlamdır.

Esatto. In giapponese "uetoresu" corrisponde all'inglese "cameriera" e "leggiadro". Tuttavia, "cameriera" è il significato più comune.

1950'li yıllarda şehir Buenos Aires'in milangolarında yaygın olan tangoyu dans etme stilini tanımlamak için 'Milonguero stili tango' terimi 1990'ların başında uyduruldu.

Il termine 'tango stile milonguero' fu coniato nei primi anni '90 per descrivere il modo di ballare il tango che era prevalente nelle milonghe del centro di Buenos Aires negli anni '50.