Translation of "Kızgındı" in Italian

0.004 sec.

Examples of using "Kızgındı" in a sentence and their italian translations:

Tom kızgındı.

Tom era arrabbiato.

- Tom açıkçası kızgındı.
- Tom belli ki kızgındı.

Tom era ovviamente arrabbiato.

O, karısına kızgındı.

- Era arrabbiato con sua moglie.
- Lui era arrabbiato con sua moglie.

Sanırım o kızgındı.

- Penso che fosse arrabbiato.
- Penso che lui fosse arrabbiato.
- Io penso che fosse arrabbiato.
- Io penso che lui fosse arrabbiato.

Tom, Mary'ye kızgındı.

Tom era furioso con Mary.

Öğretmen bana kızgındı.

- L'insegnante era arrabbiato con me.
- L'insegnante era arrabbiata con me.
- Il professore era arrabbiato con me.
- La professoressa era arrabbiata con me.

O ona kızgındı.

- Era arrabbiato con lei.
- Lui era arrabbiato con lei.

Tom bana kızgındı.

Tom era arrabbiato con me.

Tom çok kızgındı.

Tom era molto arrabbiato.

Cumhuriyetçiler çok kızgındı.

I repubblicani erano furiosi.

Teksas valisi kızgındı.

Il governatore del Texas era furioso.

Tom biraz kızgındı.

Tom era un po' arrabbiato.

Tom karısına kızgındı.

Tom era arrabbiato con sua moglie.

Onun tonu çok kızgındı.

Il suo tono era molto infastidito.

Tom, Mary'ye çok kızgındı.

Tom era molto arrabbiato con Mary.

- Tom kızgındı.
- Tom sinirlenmişti.

Tom era infastidito.

Tom bunun hakkında kızgındı.

Tom era arrabbiato a riguardo.

Tom dün neden kızgındı?

Perché Tom era arrabbiato ieri?

O konuşamadı, çok kızgındı.

Non riusciva a parlare, era così arrabbiato.

- Kızgındı. Sessiz kalmasının sebebi budur.
- O kızgındı. Sessiz kalmasının nedeni budur.

Lei era arrabbiata. Ecco perché è rimasta in silenzio.

Tom kızgındı ve kafası karışıktı.

Tom era arrabbiato e confuso.

Tom gelmediğim için bana kızgındı.

- Tom era arrabbiato con me per non essere venuto.
- Tom era arrabbiato con me per non essere venuta.

Onlar birkaç şey hakkında kızgındı.

- Erano arrabbiati per molte cose.
- Loro erano arrabbiati per molte cose.
- Erano arrabbiate per molte cose.
- Loro erano arrabbiate per molte cose.

Ondan ayrıldığım için o bana kızgındı.

- Era infuriato con me perché l'ho lasciato.
- Lui era infuriato con me perché l'ho lasciato.

O, randevuyu unuttuğumda bana çok kızgındı.

Era molto arrabbiato con me quando ho dimenticato l'appuntamento.

- Tom çok kızgındı.
- Tom çok öfkeliydi.

Tom era molto arrabbiato.

Tom çok kızgındı ve ben de.

Tom era molto arrabbiato e anche io lo ero.

Birçok Amerikalı, Japon işgali hakkında kızgındı.

Molti americani erano arrabbiati per l'invasione giapponese.

- Tom neden kızgındı?
- Tom neden öfkeliydi?

Perché Tom era arrabbiato?

Tom Mary'nin partisine davet edilmediği için kızgındı.

Tom era arrabbiato perché non è stato invitato alla festa di Mary.

Tom çok kızgındı ve Mary ile konuşmayı reddetti.

Tom era molto arrabbiato e si è rifiutato di parlare con Mary.

- Tom, Mary'ye çok kızgındı.
- Tom, Mary'ye çok kızmıştı.

Tom era molto arrabbiato con Mary.