Translation of "Hayvanlar" in Finnish

0.010 sec.

Examples of using "Hayvanlar" in a sentence and their finnish translations:

Onlar hayvanlar.

Ne ovat eläimiä.

Hayvanlar ateşten korkar.

Eläimet pelkäävät tulta.

Yavru hayvanlar sevimliler.

Eläinvauvat ovat söpöjä.

Hayvanlar oyuncak değildir!

Eläimet eivät ole leluja.

Hayvanlar neden konuşamaz?

Miksi eläimet eivät osaa puhua?

- Vahşi hayvanlar ormanda yaşarlar.
- Yabani hayvanlar ormanda yaşar.

- Metsässä on villieläimiä.
- Villipedot elävät metsässä.

- Hayvanlar gök gürültüsü tarafından korkutuldular.
- Hayvanlar gök gürültüsünden korktular.

Eläimet säikkyivät ukkosta.

Bütün hayvanlar eşittir ancak bazı hayvanlar diğerlerinden daha eşittir.

Eläimet ovat tasavertaisia, mutta toiset ovat tasavertaisempia kuin toiset.

Orangutanlar yarı münferit hayvanlar,

Orangit ovat lähes kokonaan yksineläviä eläimiä,

Çikolata bazı hayvanlar için zehirlidir.

Suklaa on monille eläimille myrkyllistä.

Bu hayvanlar şunlardan daha iyidir.

- Nämä eläimet ovat noita parempia.
- Nämä eläimet ovat parempia kuin nuo tuolla.

Ay'dan etkilenen tek şey hayvanlar değil.

Kuu vaikuttaa muihinkin kuin vain eläimiin.

İnekler Hindistan'da kutsal hayvanlar olarak düşünülür.

Lehmiä pidetään pyhinä eläiminä Intiassa.

Bu hayvanlar son derece egzotik ve garip.

Eläimet ovat eksoottisia ja outoja.

O, hayvanlar hakkında hikayeler yazmaya devam etti.

Hän jatkoi eläintarinoiden kirjoittamista.

- Bütün atlar hayvandır ama bütün hayvanlar at değildir.
- Tüm atlar hayvandır ama tüm hayvanlar at değildir.

Kaikki hevoset ovat eläimiä, mutta kaikki eläimet eivät ole hevosia.

Ama bazı hayvanlar için değişime ayak uydurmak zor.

Mutta joillekin eläimille - muutos tapahtuu liian nopeasti.

Milyonlarca dolarlık bir temizlikten sonra... ...hayvanlar dönmeye başladı.

Mutta miljoonia maksaneen siivouksen johdosta tekevät eläimet paluuta.

Bizi hasta eden virüslerin birçoğunun kaynağı esasında hayvanlar.

Suuri osa viruksista jotka sairastuttavat ihmisiä ovat saaneet alkunsa eläimistä

Vahşi doğmuş, acımasız hayvanlar fakat güzel ve müstesna yırtıcılar.

Ne ovat villejä petoja. Brutaaleja, mutta kauniita A-luokan saalistajia.

Bundan faydalanmak için... ...bazı hayvanlar inanılmaz koku duyuları geliştirmiştir.

Sen hyödyntämiseksi - jotkin eläimet ovat kehittäneet uskomattoman hajuaistin.

Japonya'da penguenleri evcil hayvanlar olarak tutan insanlar olduğunu duyuyorum.

Kuulin että Japanissa on ihmisiä, jotka pitävät pingviinejä lemmikkeinä.

Öte yandan bazı hayvanlar geceyi avantaja çevirir. YAĞMUR ORMANLARINDA GECE

Mutta jotkin eläimet käyttävät yötä edukseen. ÖISET VIIDAKOT

Bu süre zarfında... ...hayvanlar âlemindeki en karmaşık görme yetisini geliştirdi.

Ja siinä ajassa - se on kehittänyt itselleen eläinkunnan monimutkaisimman näkökyvyn.

Donuk geceden sağ çıkan tüm hayvanlar için müjdeli bir değişimdir bu.

Kaikille nämä jäiset yöt kestäneille eläimille - se on tervetullut muutos.

Bütün bunlara rağmen bu hayvanlar kâr için canlı hayvan pazarlarına gönderiliyordu.

Nämä kasvatetut eläimet kuljetetaan elävien eläinten torille myytäväksi.

Şehir ışıkları gece gökyüzünü aydınlığa boğduğundan hayvanlar, yıldızlara bakarak yol bulamaz oluyor.

Kun kaupungin valot peittävät yötaivaan, eivät eläimet voi enää suunnistaa tähtien avulla.

"Tamam, bunlar öldürdüğü hayvanlar." Öldürdüğü hayvanlara, küçük izlere ve kumdaki kazılara baktım.

"Se tappaa noita eläimiä." Etsin tappoja, pikku jälkiä, kaivautumia -

Kaplan, gergedan ve karıncayiyen gibi nesli tükenmekte olan hayvanlar Çin'e kaçak yollardan sokuldu.

Uhanalaisia eläimiä kuten tiikereitä, sarvikuonoja ja muurahaiskäpyjä salakuljetettiin Kiinaan.

Dünya'nın dört bir yanında, vahşi hayvanlar yemek çalmak konusunda daha çok hüner göstermeye başlıyor.

Kaikkialla maailmassa - villieläimet löytävät yhä taidokkaampia tapoja varastaa ruokaa.