Translation of "Yağmazsa" in English

0.005 sec.

Examples of using "Yağmazsa" in a sentence and their english translations:

Yağmur yağmazsa yapacağız.

If it doesn't rain, we'll do that.

Yağmur yağmazsa, dışarı gidelim.

If it doesn't rain, let's go out.

Yağmur yağmazsa dışarı çıkalım.

Let's go out unless it rains.

Yağmur yağmazsa, bisiklet sürmeye gidebilirsin.

You may go cycling if it doesn't rain.

Yakında yağmur yağmazsa bahçemiz kuruyacak.

If it doesn't rain soon, our garden is going to dry up.

Yarın yağmur yağmazsa çimi biçeceğim.

I'll mow the lawn tomorrow if it's not raining.

Yağmur yağmazsa yarın çimleri biçeceğim.

I'll mow the lawn tomorrow, unless it rains.

Yağmur yağmazsa genellikle okula yürürüm.

I usually walk to school if it isn't raining.

Yağmur yağmazsa ben de dışarı çıkacağım.

Unless it rains, I will go, too.

Eğer yağmur yağmazsa bisiklet sürmeye gidebilirsin.

If it doesn't rain, you can ride your bicycle.

Yakında yağmur yağmazsa, ciddi kuraklık problemleri olabilir.

Unless it rains in Ethiopia soon, there could be severe drought problems.

Bu şehir, yağmur yağmazsa yakında şiddetli bir su sıkıntısı yaşayacaktır.

This city will suffer from an acute water shortage unless it rains soon.

Yarın yağmur yağmazsa, Tom Mary ile birlikte pikniğe gitmeyi planlıyor.

If it doesn't rain tomorrow, Tom plans to go on a picnic with Mary.