Translation of "Uzlaşmayı" in English

Konuyla ilgili uzlaşmayı reddetmişti.

He had refused to compromise on the issue.

Birçok lider uzlaşmayı destekledi.

Many leaders supported the compromise.

Kongre uzlaşmayı kabul etti.

The Congress accepted the compromise.

Delegeler günlerce uzlaşmayı tartıştılar.

Delegates debated the compromise for many days.

Tom uzlaşmayı kabul etti.

Tom accepted the compromise.

O, hiçbir uzlaşmayı kabul etmedi.

He would accept no compromise.

Lord Ashburton uzlaşmayı kabul etti.

Lord Ashburton accepted the compromise.