Translation of "Utangaç" in English

Tom utangaç.

- Tom's shy.
- Tom is shy.
- Tom is timid.

Utangaç mısın?

Are you shy?

Utangaç hissediyorum.

I feel shy.

Canım, utangaç olma!

My dear, don't be shy!

Çok utangaç olma.

Don't be so shy.

O biraz utangaç.

- He's a bit shy.
- He's kind of shy.

Ben utangaç değilim!

I'm not blushing!

Bu sincap utangaç.

This squirrel is shy.

Tom oldukça utangaç.

Tom is quite shy.

Tom utangaç görünüyor.

Tom seems to be shy.

Ben utangaç değilim.

- I'm not shy.
- I am not shy.

- Utanma.
- Utangaç olma.

Don't be shy.

Tom biraz utangaç.

Tom is kind of shy.

O çok utangaç.

- He's very shy.
- He is very shy.

Oğlanlar utangaç oluyor.

The boys are shy.

Utangaç olma, Tom.

Don't be embarrassed, Tom.

Tom çok utangaç.

Tom is very bashful.

Tom utangaç görünüyordu.

Tom seemed shy.

Tom utangaç değil.

- Tom isn't shy.
- Tom isn't timid.

Tom sadece utangaç.

Tom is just shy.

Hadi. Utangaç olma.

Come on. Don't be shy.

O azıcık utangaç.

- She is a little shy.
- She's a bit shy.

Başlangıçta utangaç hissettim.

I felt embarrassed at first.

Hiç utangaç değildim.

I never was shy.

Mary çok utangaç.

Mary is very shy.

Tom utangaç olmalı.

Tom must be shy.

Mary biraz utangaç.

Mary is a little shy.

Tom utangaç olabilir.

- Tom may be shy.
- Tom might be shy.
- Tom could be embarrassed.
- Tom could just be shy.

Hiç utangaç olmadım.

I've never been shy.

Tom utangaç görünmüyordu.

- Tom didn't seem to be shy.
- Tom didn't seem shy.

Ben utangaç değildim.

I wasn't embarrassed.

Tom utangaç değildi.

Tom wasn't shy.

Baban utangaç mı?

Is your father shy?

Tom utangaç mı?

Is Tom shy?

- Ben utangaç bir çocuğum.
- Ben utangaç bir oğlanım.

I am a shy boy.

- Eskisi gibi utangaç değil.
- Tom eskisi kadar utangaç değil.

- Tom isn't as shy as he used to be.
- Tom is not as shy as he used to be.

Utangaç öğrenci cevabını mırıldandı.

The shy pupil murmured his answer.

Utangaç ve çok konuşmaz.

- She is shy and talks little.
- She's shy and doesn't talk much.

Tom utangaç ve cesaretsizdir.

Tom is shy and cowardly.

O oğlan gerçekten utangaç.

That boy is really shy.

O kız gerçekten utangaç.

That girl is really shy.

Devam et! Utangaç olma!

Go ahead! Don't be shy!

Onun huzurunda utangaç hissettim.

She felt shy in his presence.

Tom utangaç, değil mi?

Tom is shy, isn't he?

Tom hiç utangaç değil.

Tom isn't shy at all.

Gerçek kedimin utangaç olmasıdır.

The fact is that my cat is shy.

Ben utangaç bir çocuğum.

I am a shy boy.

O, ilk bakışta utangaç.

He was shy at first.

Tom'un utangaç olduğunu biliyordum.

- I knew Tom was shy.
- I knew that Tom was shy.

Utangaç olma. Benimle konuş.

Don't be shy. Talk to me.

Tom yabancıların etrafında utangaç.

Tom is shy around strangers.

O utangaç ve hayalperesttir.

He's shy and dreamy.

Tom biraz utangaç görünüyordu.

- Tom looked a bit sheepish.
- Tom seemed a little embarrassed.

Ben utangaç bir çocuktum.

I was a shy child.

Evet, utangaç bir kızdı.

Yes, she was a shy girl.

Utangaç çocuk adını mırıldandı.

The shy boy mumbled his name.

O çocuk biraz utangaç.

That child is a bit shy.

Tom çok utangaç görünüyordu.

Tom looked very embarrassed.

Çok utangaç bir kız.

She is a very shy girl.

Tom son derece utangaç.

Tom is extremely shy.

Tom'un utangaç olduğunu düşünüyorum.

- I think Tom is shy.
- I think that Tom is shy.

Beş çocuktan ikisi utangaç.

Two out of five children are shy.

Tom utangaç bir çocuktur.

Tom is a shy boy.

Tom sadece biraz utangaç.

Tom is just a little shy.

Tom utangaç görünmek istemiyordu.

Tom didn't want to seem shy.

Tom utangaç bir çocuktu.

Tom was a shy boy.

Tom kızlarla biraz utangaç.

Tom is a little shy with girls.

Tom'un utangaç olacağını düşündüm.

- I thought Tom would be shy.
- I thought that Tom would be shy.

Tom'un utangaç olduğunu sanmıyorum.

- I don't think Tom is shy.
- I don't think that Tom is shy.

Tom'un utangaç olduğunu biliyorum.

- I know that Tom is shy.
- I know Tom is shy.

Umarım Tom utangaç değildir.

I hope Tom isn't shy.

Tom'un utangaç olacağını düşünmedim.

I didn't think Tom would be shy.

Tom muhtemelen utangaç olmayacak.

Tom won't likely be shy.

Tom hâlâ oldukça utangaç.

Tom is still fairly shy.

Tom muhtemelen utangaç olacak.

- Tom is likely to be shy.
- Tom will likely be shy.

Tom çok utangaç değildi.

Tom wasn't very shy.

Tom utangaç olduğunu söyledi.

- Tom said he's shy.
- Tom said that he's shy.

Tom'un utangaç olduğunu bilmiyordum.

I didn't know Tom was shy.

Tom utangaç gibi görünüyordu.

Tom seemed to be shy.

Tom çok utangaç değil.

Tom isn't very shy.

Mary utangaç, değil mi?

Mary is shy, isn't she?

Tom kızlar karşısında utangaç.

Tom is shy around girls.

Tom'un utangaç olduğunu düşünmedim.

- I don't think Tom was shy.
- I don't think that Tom was shy.

Tom'un utangaç olduğundan şüpheleniyorum.

- I suspected Tom was embarrassed.
- I suspected that Tom was embarrassed.

Tom utangaç gibi görünüyor.

Tom seems to be embarrassed.