Translation of "Türkçe" in English

0.047 sec.

Examples of using "Türkçe" in a sentence and their english translations:

- Türkçe konuşmam.
- Türkçe konuşamıyorum.

I don't speak Turkish.

Türkçe öğreniyorum.

I learn Turkish.

Türkçe konuşmam.

I don't speak Turkish.

Türkçe konuşmadık.

We haven't spoken Turkish.

Türkçe konuşamıyorum.

- I don't speak Turkish.
- I can't speak Turkish.
- I cannot speak Turkish.

Türkçe. Bu çocuklara Türkçe eğitim veriyoruz.

Turkish. We educate these children in Turkish.

- Türkçe konuşuyor musun?
- Türkçe konuşur musunuz?

Do you speak Turkish?

Türkçe konuşuyor musun?

Do you speak Turkish?

Türkçe konuştunuz mu?

Have you spoken Turkish?

Türkçe konuşur musunuz?

Do you speak Turkish?

Türkçe biliyor musun?

Do you know Turkish?

Keşke Türkçe bilmeseydim.

I wish I hadn't known how to speak Turkish.

Biz Türkçe konuşuruz.

We speak Turkish.

- Türkçe zor bir dildir.
- Türkçe zor bir dil.

Turkish is a difficult language.

- Türkçe bir Türk dilidir.
- Türkçe, Türkik bir dildir.

Turkish is a Turkic language.

Türkçe zor bir dildir.

Turkish is a difficult language.

Bayan Türkçe konuşur mu?

Does the lady speak Turkish?

Beyefendi Türkçe konuşuyor mu?

Does the gentleman speak Turkish?

Meditasyonun Türkçe eşdeğeri nedir?

What is the Turkish equivalent of meditation?

Benim Türkçe klavyem yok.

I don't have a Turkish keyboard.

Seninle Türkçe öğrenmek eğlencelidir.

It's fun to learn Turkish with you.

Emily biraz Türkçe öğreniyor.

Emily is learning some Turkish.

Türkçe konuşmayı tercih ediyor.

He prefers speaking Turkish.

- Türkçe konuşmayı pratik etmeye ihtiyacım var.
- Türkçe konuşarak pratik yapmaya ihtiyacım var.
- Türkçe konuşarak pratik yapmalıyım.

I need to practice speaking Turkish.

Türkçe ye çevir diyorsunuz, çeviriyor.

You translate it into Turkish, it translates.

Maalesef, hiç Türkçe kelime bilmiyorum.

Unfortunately I don't know a single word in Turkish.

Türkçe sondan eklemeli bir dil.

Turkish is an agglutinating language.

Hayalim İstanbul'da Türkçe eğitimi almak.

My dream is to study Turkish in Istanbul.

Çok iyi İngilizce ve Türkçe konuşuyorum.

I speak very good English and Turkish.

Türkçe konuşan bir turist grubu gördüm.

I saw a group of tourists who spoke Turkish.

Tom Almanya'da biraz Türkçe bile öğrendi.

Tom even learnt some Turkish in Germany.

Ona Türkçe olarak nasıl teşekkür edebiliriz?

How to thank him in Turkish?

Dün bir Türkçe gramer sipariş ettim.

I ordered a Turkish grammar yesterday.

Türkçe konuşma ve dinlememin gelişmesi gerek.

My speaking and listening in Turkish needs improvement.

Türkçe konuşmak benim için çok zor.

I find Turkish hard to speak.

Kıbrıs'ta Yunanca, Türkçe ve İngilizce konuşurlar.

In Cyprus, they speak Greek, Turkish and English.

Anadilimin Türkçe olduğunu neredeyse herkes bilir.

Nearly everyone knows that my mother tongue is Turkish.

Yeni bir Türkçe kursumuz için sabırsızlanıyorum.

I am excited about our new Turkish course.

- Türkçe çok kurallı ve mantığa uygun bir dil.
- Türkçe çok düzenli ve mantıklı bir dildir.

Turkish is a very regular and logical language.

Şu andan itibaren sadece Türkçe cümleler ekleyeceğim.

From this very moment on, I will only contribute in Turkish.

Yıllarca İstanbul'da yaşadı. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

He lived in Istanbul for years. He speaks Turkish very well.

Tatoeba'daki Türkçe cümle sayısı 200.000'i aştı.

The number of Turkish sentences on Tatoeba exceeded 200,000.

Neredeyse herkes ana dilimin Türkçe olduğunu biliyor.

Nearly everyone knows that my mother tongue is Turkish.

Sayın Türkçe bilen arkadaşlarımız, sabah şeriflerinizi hayrolsun.

Dear Turkish-speaking friends, good morning to you all.

İstanbul'u ziyaret ettiğinde kendini Türkçe ifade edebiliyordu.

He was able to make himself understood in Turkish when he visited Istanbul.

Yeni uduyla eski bir Türkçe parça çaldı.

He played an old Turkish song on his new oud.

Bakın Koreliler Korece, Japonlar Japonca, Türkler Türkçe giriyorlar.

well, Koreans in Korean language, Japanese in Japanese, Turks in Turkish.

Adına da Türkçe “çoban” kelimesinden gelen Chobani diyeceğiz.

And we're going to call it 'Chobani' -- it means 'shepherd' in Turkish."

Neden o teorilerden bir tanesi de Türkçe yazılmasın

Why shouldn't one of those theories be written in Turkish?

Ben Almanya'ya gitmek için biraz Türkçe öğrenmek istiyorum.

I want to learn some Turkish to go to Germany.

Fadıl hiç Arapça konuşamıyordu, bu yüzden Türkçe konuştu.

Fadil couldn't speak any Arabic, so he spoke in Turkish.

Macarca ve Türkçe dil bilgisi bakımından çok benzerdir.

Hungarian and Turkish are very similar in terms of grammar.

Tatoeba'da Türkçe ve Estonca cümle yaratıyorsanız, büyük olasılıkla boracaslı'sınızdır.

If you create sentences in Turkish and Estonian on Tatoeba, there's a large chance that you're boracasli.

Ve bu problemleri bu türkçe aritmetik problemlerini anlayıp çözecek

Then I started to write a program which would "understand Turkish."

Emily Türkçe öğreniyor, çünkü o ve anne babası tatile Türkiye'ye gidecekler.

Emily is studying Turkish, because she and her parents will go to Turkey on vacation.

Windows'un Çalışma Grubu 3.11 için tek eksik özelliği Türkçe klavye düzenidir.

The only missing feature of Windows for Workgroups 3.11 is Turkish keyboard layout.

Türkçe Ğ ve İspanyolca H kaçtı ve birlikte birsürü tamamen sessiz çocukları oldu.

A Turkish soft G and a Spanish H eloped and had lots of completely silent children together.

Sadece İngilizcenin geride bıraktığı Türkçe, Tatoeba'da ikinci en çok kullanılan dil olmak üzere.

Turkish is about to become the second most used language in Tatoeba, surpassed only by English.

- Bunu sade bir İngilizce ile söyleyebilir misiniz?
- Bunu sade bir Türkçe ile söyleyebilir misiniz?

Could you say that in plain English?

- Ne yazık ki Türkçede tek kelime bilmiyorum.
- Maalesef Türkçe tek bir kelime dahi bilmiyorum.

Unfortunately I don't know a single word in Turkish.

Bundan sonra sarayda, hükûmette, toplantılarda ve sokakta hiç kimse Türkçe dışında bir dil konuşmayacaktır.

From now on, no one shall speak any language other than Turkish at the palace, at the government, in meetings and on the street.

28 Kasım'ı Tatoeba günü olarak kutlarız çünkü o gün Türkçe, Esperanto ve Yunancanın eklendiği gündür.

We celebrate November 28 as Tatoeba day because it is the day when Turkish, Esperanto and Greek were added.

Arapça, Türkçe ve Farsçanın yanı sıra İngilizce ve Fransızca sömürge dilleri de kullanılmaya devam ediyor.

Besides Arabic, Turkish, and Persian, the colonial languages of English and French remain in use.

Türkçe noktalı ve noktasız "I" arasında ayrım yapıyor. Her ikisinin de büyük ve küçük versiyonları var.

Turkish distinguishes between dotted and dotless "I"s. There are capital and lowercase versions of both.

Eğer Türkçeyi anadili olarak konuşanlar kendi dillerinde yeni, doğal cümleler ekleseler ya da Türkçe olmayan, kendilerinin tamamen anladıkları cümleleri Türkçeye çevirseler, Tatoeba herkes için daha iyi bile bir kaynak olur, mesela İngilizceyi Türkçeyle öğrenenler ya da Türkçeyi İngilizceyle öğrenenler için.

If native speakers of Turkish contribute new, natural-sounding sentences in their own language or translate into Turkish the non-Turkish sentences which they can fully understand, then Tatoeba will become an even better resource for everyone, for example, who is learning English via Turkish or learning Turkish via English.