Translation of "Pirinçten" in English

0.004 sec.

Examples of using "Pirinçten" in a sentence and their english translations:

Pirinçten hoşlanmam.

I don't like rice.

Bu, pirinçten yapılmış.

It's made of brass.

Biz pirinçten sake yaparız.

We make sake from rice.

Ekmeği pirinçten daha çok severim.

I like bread more than rice.

Tom beyaz pirinçten çok kahverengi pirinç yiyor.

Tom eats brown rice more often than white rice.

Beyaz pirinç yemeği kahverengi pirinçten daha çok seviyorum.

I think I like eating white rice better than brown rice.

- Ekmeği pirinçten daha çok severim.
- Ekmeği pilavdan daha çok severim.

I like bread more than rice.

5 yen bozuk para pirinçten yapılır ve 10 yen bozuk para bronzdan yapılır.

The 5 yen coin is made from brass and the 10 yen coin is made from bronze.