Translation of "Oynuyorlar" in English

Satranç oynuyorlar.

They play chess.

Bahçede oynuyorlar.

They're playing in the garden.

Futbol oynuyorlar.

They're playing football.

Şimdi oynuyorlar.

They're playing now.

Aklınızla sürekli oynuyorlar,

play with your mind as well, all the time,

İnsanlar beyzbol oynuyorlar.

The people are playing baseball.

Onlar Voleybol oynuyorlar.

They are playing volleyball.

Çocuklar dışarıda oynuyorlar.

The children are playing outside.

Kadınlar tenis oynuyorlar.

The women play tennis.

Çocuklar bilye oynuyorlar.

The children are playing marbles.

Kızlar koşup oynuyorlar.

The girls run and play.

Çocuklar bloklarla oynuyorlar.

The children are playing with blocks.

Çocuklar legolarla oynuyorlar.

The children are playing with legos.

Adamlar basketbol oynuyorlar.

The guys are playing basketball.

Çocuklar karda oynuyorlar.

The children are playing in the snow.

Çocuklar kumda oynuyorlar.

The children are playing in the sand.

- Onlar satranç oynuyorlar.
- Onlar satranç oynuyor.
- Satranç oynuyorlar.

- They are playing chess.
- They're playing chess.
- They play chess.

İnsanlar sahilin yanında oynuyorlar.

People are playing near the beach.

Çocuklar yakar top oynuyorlar.

The kids are playing dodgeball.

Bazı çocuklar kumda oynuyorlar.

Several children are playing in the sand.

Çocuklar parkta oynuyorlar mı?

Are the children playing in the park?

Kızlar plaj voleybolu oynuyorlar.

The girls are playing beach volleyball.

Çocuklar plaj voleybolu oynuyorlar.

The boys are playing beach volleyball.

Okuldan sonra futbol oynuyorlar.

They play football after school.

Onlar bir oyun oynuyorlar.

They're playing a game.

Çocuklar bayrak futbolu oynuyorlar.

The boys are playing flag football.

Çocuklar suyun içinde oynuyorlar.

The children are playing in the water.

Çocuklar Erector Setleriyle oynuyorlar.

The boys are playing with their Erector Set.

Diğerleri dışarıda oyun oynuyorlar.

The others are playing outside.

Onlar parkta beyzbol oynuyorlar.

They're playing baseball at the park.

Çocuklar evin dışında oynuyorlar.

The children are playing outside the house.

Çocuklar dışarıda karda oynuyorlar.

The children are out playing in the snow.

Tom'un çocukları dışarıda oynuyorlar.

Tom's children are playing outside.

- Çocuklar ıhlamur ağacının altında oynuyorlar.
- Çocuklar limon ağacının altında oynuyorlar.

The children are playing under the lime tree.

Tom ve Mary, Canasta oynuyorlar.

Tom and Mary are playing Canasta.

Tom ve Mary poker oynuyorlar.

Tom and Mary are playing poker.

Tom ve Mary mahjong oynuyorlar.

Tom and Mary are playing mahjong.

Tom ve Mary, Uno oynuyorlar.

Tom and Mary are playing Uno.

Tom ve Mary, Monopoly oynuyorlar.

Tom and Mary are playing Monopoly.

Çocuklar ev bahçesinde oyun oynuyorlar.

The children are playing in the house yard.

Tom ve Mary bilardo oynuyorlar.

Tom and Mary are playing pool.

Tom ve Mary kart oynuyorlar.

Tom and Mary are playing cards.

Tom ve Mary dart oynuyorlar.

Tom and Mary are playing darts.

Oğlanlar ve kızlar bahçede oynuyorlar.

Boys and girls play in the garden.

Tom ve Meryem tenis oynuyorlar.

Tom and Mary are playing tennis.

Tom ve arkadaşları poker oynuyorlar.

Tom and his friends are playing poker.

Tom ve Mary bahçede oynuyorlar.

Tom and Mary are playing in the backyard.

Tom ve Mary satranç oynuyorlar.

Tom and Mary are playing chess.

Tom ve Mary beraber oynuyorlar.

Tom and Mary are playing together.

Tom ve arkadaşları voleybol oynuyorlar.

Tom and his friends are playing volleyball.

Tom ve Mary voleybol oynuyorlar.

Tom and Mary are playing volleyball.

Tom ve Mary plaj voleybolu oynuyorlar.

Tom and Mary are playing beach volleyball.

Tom ve Mary savaş gemisi oynuyorlar.

Tom and Mary are playing battleship.

Televizyon ve gazeteler tamamlayıcı rol oynuyorlar.

Television and newspapers play complementary roles.

Tom ve arkadaşları parkta futbol oynuyorlar.

Tom and his friends are playing soccer in the park.

Tom ve Mary dışarıdalar. Badminton oynuyorlar.

Tom and Mary are outside. They're playing badminton.

Bizimle iyi polis, kötü polis oynuyorlar.

They're playing good cop and bad cop with us.

Tom ve Mary hırsız polis oyunu oynuyorlar.

Tom and Mary are playing cops and robbers.

Tom ve Mary şu anda tenis oynuyorlar.

Tom and Mary are playing tennis now.

Tom ve Mary hala ping pong oynuyorlar.

Tom and Mary are still playing ping pong.

Tom ve Mary oturma odasında iskambil oynuyorlar.

Tom and Mary are in the living room playing cards.

Yaklaşık senin yaşında bazı çocuklar orada oynuyorlar.

Some children about your age are over there playing.

- Çocuklar evin arkasında oynuyorlar.
- Çocuklar evin arkasında oynuyor.

Children are playing behind the house.

Tom ve arkadaşları bodrumda Dungeons and Dragons oynuyorlar.

Tom and his friends are playing Dungeons and Dragons in the basement.

"Çocuklar bahçede ne yapıyor?" "Onlar çiçekliğindeki dinozorla oynuyorlar."

"What are the children doing in the garden?" "They are playing dinosaur in your flower bed."

Sami ve Leyla aynı golf kulübünde golf oynuyorlar.

Sami and Layla play golf at the same country club.

Şu anda hem Tom hem de Bill tenis oynuyorlar.

Both Tom and Bill are playing tennis now.

Bu bilgi çağıdır, ve bilgisayarlar günlük hayatımızda gittikçe önemli rol oynuyorlar.

This is the age of information, and computers are playing an increasingly important role in our everyday life.