Translation of "Olabileceğinden" in English

Olabileceğinden şüphe etti.

what if we are all wrong about Dreyfus?

Onun olabileceğinden korkuyordum.

I was afraid that might happen.

Kaybolmuş olabileceğinden korkuyorum.

I am afraid she may have lost her way.

Bunun olabileceğinden korktum.

I was afraid this might happen.

- Onun ölmüş olabileceğinden korkuyorlar.
- Onun ölü olabileceğinden korkuyorlar.

They fear that he may be dead.

Onun kabakulak olabileceğinden korkuyorum.

I'm afraid she may have the mumps.

Biz bunun olabileceğinden korkuyorduk.

We were afraid this might happen.

Onun şimdi olabileceğinden umutluyum.

I'm hopeful that can happen now.

Tom, diskalifiye olabileceğinden korkuyordu.

- Tom was afraid he might be disqualified.
- Tom was afraid that he might be disqualified.

Nasıl bir şey olabileceğinden bahsetmeden,

And to talk about what that might look like,

Böyle bir şeyin olabileceğinden kuşkulandım.

- I suspected that something like this might happen.
- I suspected something like this might happen.

Ebeveynler çocuklarının otistik olabileceğinden endişeliydi.

The parents were worried that their child might be autistic.

Böyle bir şey olabileceğinden korktum.

I was afraid that something like this might happen.

Tom'a bir şey olabileceğinden endişeliyim.

I'm worried that something might happen to Tom.

Bunun olabileceğinden endişe duyuyor musun?

- Are you worried that that might happen?
- Are you worried that might happen?

- Neler olabileceğinden korkuyordum.
- Olabileceklerden korkuyordum.

I was afraid of what might happen.

Hâlâ bir şey olabileceğinden korkuyor musun?

Are you still afraid something might happen?

Çocuğumun uyuşturucu almaya eğilimli olabileceğinden korkuyorum.

I'm afraid my child might be prone to take drugs.

Tom, Mary'ye bir şey olabileceğinden endişeleniyordu.

When he was young, he used to follow Beethoven everywhere he went.

Tom neler olabileceğinden endişelenmiş gibi görünmüyordu.

Tom didn't seem to be worried about what might happen.

Tom'un bunu yapmak zorunda olabileceğinden şüpheleniyorum.

- I suspect Tom may have to do that.
- I suspect that Tom may have to do that.

Tom kötü bir şey olabileceğinden endişeleniyordu.

Tom was worried that something bad might happen.

Bunun bir tuzak olabileceğinden endişeli değil misin?

Aren't you worried it might be a trap?

Tom Mary'nin ağır yaralanmış olabileceğinden endişelenmeye başlıyor.

Tom is beginning to worry that Mary might be seriously injured.

Tom'un onunla ilgili size yardımcı olabileceğinden eminim.

I bet Tom could help you with that.

Tom kolesterol seviyesinin biraz yüksek olabileceğinden endişeliydi.

Tom was worried that his cholesterol level might be a little high.

Tom kötü bir şey olabileceğinden endişe ediyor.

Tom is worried that something bad might happen.

Tom'un gerçekten o kadar salak olabileceğinden kuşku duyuyorum.

- I doubt Tom is really that gullible.
- I doubt that Tom is really that gullible.

Bugün yapay zekâ ve insanoğlunun nasıl birlikte var olabileceğinden konuşacağım

I'm going to talk about how AI and mankind can coexist,