Translation of "Matematikte" in English

Matematikte zayıfım.

I am weak in math.

Matematikte berbatım.

I'm horrible at math.

- Matematikte iyi değilim.
- Matematikte hiç iyi değilim.

I'm no good at maths.

Ben matematikte iyiyimdir .

I'm good at math.

Bill matematikte iyidir.

Bill is good at mathematics.

Matematikte bir dahiydi.

She was a genius in mathematics.

Matematikte en iyiyim.

I'm best at math.

Lisede matematikte iyiydi.

She was good at mathematics in high school.

Matematikte iyi misin?

- Are you good at mathematics?
- Are you good at math?

Tom matematikte iyidir.

- Tom is good at math.
- Tom is good at maths.

Matematikte iyi değildim.

I was never good at math.

John matematikte iyidir.

- John is good at mathematics.
- John is good at maths.
- John is good at math.

Ben matematikte iyiyim.

- I'm good at math.
- I'm good at mathematics.

Matematikte oldukça iyiyim.

I'm pretty good at math.

Matematikte çok kötüyüm.

I'm terrible at math.

Matematikte iyi değilim.

I am weak in math.

O, matematikte iyidir.

He is good at mathematics.

Kesinlik matematikte önemlidir.

Precision is important in math.

O matematikte kötüdür.

He is terrible at math.

Matematikte çok iyi.

He is very good at math.

Matematikte çok iyiyim.

I'm very good at math.

çünkü matematikte iyi olmanın

because I could bribe students

Tom matematikte herkesin arkasındadır.

Tom is behind everybody in mathematics.

O, matematikte bir dehadır.

She is a genius at mathematics.

Tom matematikte gerçekten iyidir.

- Tom is really good at math.
- Tom is very good at math.
- Tom is very good at maths.

Erkek kardeşim matematikte iyidir.

My brother is good at mathematics.

O, matematikte bir uzmandır.

She is an expert in mathematics.

Matematikte ondan daha iyi.

He is superior to her in math.

O, matematikte bizden ilerdedir.

He is ahead of us in mathematics.

Matematikte çok iyi değildir.

He is not very good at mathematics.

Matematikte o bir dahidir.

In mathematics, he is an ace.

Tom matematikte iyi değildir.

Tom isn't good at math.

Tom matematikte çok kötü.

Tom is terrible at math.

Matematikte hiçbir inanç yoktur.

There are no creeds in mathematics.

Ben matematikte iyi değilim.

I am not good at mathematics.

Sen matematikte iyi misin?

Are you good in math?

Matematikte hiç iyi değildin.

You were never good at math.

Tom matematikte çok iyi.

Tom is very good at math.

Matematikte Nobel ödülü yok.

There is no Nobel Prize in mathematics.

Matematikte iyi değil misin?

Aren't you good at math?

O matematikte iyi değildir.

He is not good at mathematics.

Tom matematikte iyi değildi.

Tom wasn't good at math.

O, matematikte çok iyi değildir.

- He is not very good at mathematics.
- He isn't very good at math.

O matematikte iyi notlar aldı.

She got good marks in math.

O profesör matematikte bir otoritedir.

That professor is an authority on mathematics.

Çinli çocuklar özellikle matematikte iyidirler.

Chinese children are especially good at maths.

Tom matematikte benden daha iyi.

Tom is better at math than I am.

Matematikte hiç çok iyi değildim.

I never was very good at math.

Tom matematikte çok iyi değildir.

Tom isn't very good at mathematics.

Ben her zaman matematikte iyiyim.

I was always good at math.

Matematikte yüksek lisans derecem var.

I have a master's degree in mathematics.

Matematikte asla çok iyi değildin.

You were never very good at math.

Sen her zaman matematikte iyiydin.

You always were good at math.

Ben özellikle matematikte güçlü değilim.

I have never been particularly strong in mathematics.

Erkekler matematikte kızlardan daha iyidir.

Boys are better than girls at mathematics.

O, matematikte en büyük değil.

He's not the greatest at math.

Amerikalı öğrenciler matematikte yetersiz kalıyor.

American students are falling behind in math.

Matematikte iyi bir not aldı.

He got a good grade in mathematics.

O matematikte benden daha iyidir.

- He is better than me at math.
- He's better than me at math.

Tom matematikte pek iyi değil.

Tom isn't very good at math.

Ben matematikte pek iyi değilim.

I'm not very good at math.

Tom matematikte hiç iyi değildir.

Tom isn't any good at math.

Tom matematikte iyi, değil mi?

Tom is good at math, isn't he?

öğrencileri matematikte aynı hızla hareket ettiriyoruz.

we move students through mathematics in a lockstep process.

İngilizce sevmesine rağmen, o, matematikte zayıftır.

While he likes English, he is weak in mathematics.

Tom matematikte benden çok daha iyi.

Tom is better than me at math.

Matematikte nasıl bir hata mümkün olur?

How is an error possible in mathematics?

O, matematikte iyi olmaktan gurur duyuyor.

- He is proud of being good at mathematics.
- He's proud of being good at mathematics.

Maria matematikte ona yardım etmemi istedi.

Maria asked me to help her with her math.

Tom matematikte asla çok iyi değildi.

Tom never was very good at math.

Tom matematikte o kadar iyi değil.

- Tom's not so good at math.
- Tom isn't so good at math.

Ben aptal değilim. Sadece matematikte kötüyüm.

I'm not stupid. I'm just bad at math.

Matematikte kırk dördüncü. Kendi dilinde okuduğunu anlama,

In mathematics, 44th. Reading comprehension in their language,

Okuma ve matematikte minimum yeterlik seviyesine ulaşamıyor.

do not meet the minimum proficiency level for reading and mathematics.

Bazıları İngilizcede iyiler, diğerleri ise matematikte iyiler.

Some are good at English, and others are good at mathematics.

O, matematikte tüm diğerlerinden kat kat yukarıdaydı.

In mathematics he was head and shoulders above all the others.

Ben her zaman matematikte bir A alırım.

I always get an A in math.

Şimdiden hem matematikte hem de edebiyatta yeteneklidir.

He is already skilled in both math and literature.

- Tom matematikte çok yetenekli.
- Tom'un matematiği süper.

Tom has a knack for math.

Içine sokabilir mi? Matematikte 44. olan çocuk sizi

the world? Can child who is 44th in mathematics

"X" sembolü genellikle matematikte bilinmeyen sayıyı temsil etmektedir.

The symbol "X" usually stands for an unknown quantity in mathematics.