Translation of "Mücevherler" in English

Teşhirdeki mücevherler kayboldu.

The jewels on display disappeared.

Biz pahalı mücevherler takıyoruz.

We are wearing expensive jewels.

Mary pahalı mücevherler takar.

Mary wears expensive jewelry.

Kutu bazı eski mücevherler içeriyor.

The box contains some old jewelry.

Paha biçilmez mücevherler müzeden kayboldu.

Invaluable jewels disappeared from the museum.

Onlar mücevherler ve otomobiller aldı.

They bought jewels and automobiles.

Aktris her zaman pahalı mücevherler takıyor.

The actress always wears expensive jewels.

Cannes'daki Carlton otelinden 40 milyon euro değerinde mücevherler çalındı.

Jewels worth €40-million were stolen in Cannes from the Carlton hotel.