Translation of "Konuşayım" in English

0.011 sec.

Examples of using "Konuşayım" in a sentence and their english translations:

Lütfen, konuşayım!

Please, let me speak!

Tom'la konuşayım.

Let me have a word with Tom.

Biriyle konuşayım.

Let me talk to somebody.

Müdürünle konuşayım.

Let me talk to your manager.

Onunla konuşayım.

- Let me talk with him.
- Let me talk to him.
- Let me speak to him.

Onlarla konuşayım.

Let me tell them.

Önce konuşayım.

Let me talk first.

Daha açık konuşayım:

Now let me be clear:

Önce Tom'la konuşayım.

Let me talk to Tom first.

Gidip Tom'la konuşayım.

Let me go in and talk to Tom.

Ben onlarla konuşayım.

- Let me talk with them.
- Let me talk to them.
- Let me speak to them.

Önce onlarla konuşayım.

Let me talk to them first.

Önce onunla konuşayım.

Let me talk to him first.

Onlarla yalnız konuşayım.

Let me talk to them alone.

Onunla yalnız konuşayım.

Let me talk to him alone.

Sadece onlarla konuşayım.

Just let me talk to them.

Sadece onunla konuşayım.

- Just let me talk to him.
- Just let me talk to her.

Ben onunla konuşayım.

- Let me talk with her.
- Let me speak to her.

Önce ben konuşayım.

Let me speak first.

Lütfen önce ben konuşayım.

Please let me speak first.

- Konuşmama izin verin.
- Konuşayım.

- Let me talk.
- Let me speak.

En azından Tom'la konuşayım.

Let me at least talk to Tom.

Seninle bir saniye konuşayım.

Let me talk to you a second.

Hiç olmazsa onlarla konuşayım.

Let me at least talk to them.

En azından onunla konuşayım.

Let me at least talk to him.

Ben önce seninle konuşayım.

Let me speak to you first.

Ben önce onlarla konuşayım.

Let me speak to them first.

Ben önce onunla konuşayım.

- Let me speak to him first.
- Let me speak to her first.

- Konuşmama izin ver.
- Bırak konuşayım.

Let me talk.

Onlarla yalnız konuşayım, tamam mı?

Let me talk to them alone, OK?

Onunla yalnız konuşayım, tamam mı?

Let me talk to him alone, OK?

İçeri gireyim ve onlarla konuşayım.

Let me go in and talk to them.

İçeri gireyim ve onunla konuşayım.

- Let me go in and talk to him.
- Let me go in and talk to her.

Her şeyden önce, kendim hakkında konuşayım.

First of all, let me speak about myself.

- Tom'la konuşmama izin ver.
- Tom'la konuşayım.

Let me talk to Tom.

Burası İngilizce sınıfıysa niye Portekizce konuşayım?

Why should I talk in Portuguese if this is an English class?

- Seninle açık konuşacağım.
- Sizinle açık konuşayım.

Let me be frank with you.

İlk olarak ben bu sözlerin manası hakkında konuşayım.

First of all let me speak about the meaning of these words.

- Tom'la konuşmaya gitmem gerekir mi?
- Gidip Tom'la konuşayım mı?

Should I go talk to Tom?