Translation of "Ilerleyip" in English

Moğollar iki sütun şeklinde ilerleyip Memlükleri şaşırtmak istiyorlardı.

Mongols forced marched in two columns, wanting to intercept and surprise the Mamluks.

Çölün içerisine doğru ilerleyip birkaç yılan, tarantula ve akrep avlayıp

It's to continue into the desert and try and hunt down some snakes, tarantulas, scorpions,

Gece ilerleyip Tom içkileri devirdikçe, esprileri de gittikçe daha müstehcenleşti.

As the night wore on and Tom drank more and more, his jokes got progressively smuttier.