Translation of "Almalıyım" in English

0.007 sec.

Examples of using "Almalıyım" in a sentence and their english translations:

- Ayakkabı almalıyım.
- Pabuç almalıyım.
- Ayakkabı satın almalıyım.
- Pabuç satın almalıyım.

I must buy shoes.

Onu almalıyım.

I have to get that.

Tom'u almalıyım.

- I have to get Tom.
- I have to go get Tom.

Bunu almalıyım.

I should take this.

İntikamımı almalıyım!

I must exact my revenge!

Ayakkabı almalıyım.

I must buy shoes.

Yiyecek almalıyım.

I must buy groceries.

Perdeler almalıyım.

I need to buy curtains.

Kilo almalıyım.

I need to gain weight.

Pullar satın almalıyım.

I need to buy stamps.

Hey, numaranı almalıyım.

Hey, I should get your number.

Tom'un yardımını almalıyım.

I've got to get Tom's help.

Biraz hava almalıyım.

- I need some fresh air.
- I need to get some air.

Onları geri almalıyım.

I need to get them back.

Gerçekten duş almalıyım.

I really need to take a shower.

Muhtemelen onu almalıyım.

I should probably take that.

Biraz yiyecek almalıyım.

- Must get some food.
- I need to buy some food.

Onu eve almalıyım.

- I should get him home.
- I should get her home.

Belki bunu almalıyım.

Maybe I should take this.

Bir tane almalıyım.

I need to get one.

Ben ağırdan almalıyım.

I need to take it easy.

Neden sattığınızı almalıyım?

Why should I buy what you're selling?

Ayakkabı bağları almalıyım.

I need to buy shoestrings.

Birkaç çorap almalıyım.

I need to buy some socks.

Bir bonus almalıyım.

I should get a bonus.

Bir ev almalıyım.

I should buy a house.

Biraz borç almalıyım.

I have to borrow some money.

Bunlardan birini almalıyım.

I should take one of these.

Bir kalem almalıyım.

I need to get a pen.

Bunu yanıma almalıyım.

I should take this with me.

Kitabı ondan geri almalıyım.

I must get the book back from him.

Ben biraz süt almalıyım.

I must buy some milk.

Bir çift ayakkabı almalıyım.

I must buy a pair of shoes.

Bir tane satın almalıyım.

I need to buy one.

Ben bir tane almalıyım.

I must buy one.

Ben bir pul almalıyım.

I need to get a stamp.

Tom'a bir hediye almalıyım.

I've got to get Tom a present.

Yiyecek bir şey almalıyım.

I have to get something to eat.

Tom'a bir şey almalıyım.

I have to take something to Tom.

Dolma kalemini ödünç almalıyım.

I need to borrow your pen.

Neden bir köpek almalıyım?

Why should I get a dog?

Ne kadar şarap almalıyım?

How much wine should I buy?

Bazı okul malzemeleri almalıyım.

I need to buy some school supplies.

Bunlardan birini satın almalıyım.

I must buy one of these.

Seni ne zaman almalıyım?

What time should I pick you up?

Tom için ne almalıyım?

What should I buy for Tom?

Tom'a biraz yardım almalıyım.

I need to get Tom some help.

Sanırım karıma ev almalıyım.

I guess I should get home to my wife.

Sanırım hanıma ev almalıyım.

I guess I should get home to the missus.

Sanırım eşime ev almalıyım.

I guess I should get home to the wife.

Neden ürününüzü satın almalıyım?

Why should I buy your product?

Hatalarım için sorumluluk almalıyım.

I must take responsibility for my mistakes.

Bir gün izin almalıyım.

I need to take a day off.

Ne kadar dondurma almalıyım?

How much ice cream should I buy?

Ne kadar çikolata almalıyım?

How much chocolate should I buy?

Ne kadar yoğurt almalıyım?

How much yogurt should I buy?

Ne kadar peynir almalıyım?

How much cheese should I buy?

Ne kadar tereyağı almalıyım?

How much butter should I buy?

Ne kadar şeker almalıyım?

How much sugar should I buy?

Ne kadar ekmek almalıyım?

How much bread should I buy?

Ne kadar süt almalıyım?

How much milk should I buy?

Ne kadar bira almalıyım?

How much beer should I buy?

Ne kadar reçel almalıyım?

How much jam should I buy?

Kimin elinden bir şey almalıyım?

From whose hand should I take something?

Babam için bazı ilaçlar almalıyım.

I need to get some medicine for my dad.

Sana bir içecek satın almalıyım.

I should buy you a drink.

Saat 2.30'da oğlumu almalıyım.

I have to pick up my son at 2:30.

Tom için bir hediye almalıyım.

- I need to buy a gift for Tom.
- I need to buy Tom a gift.

Birkaç saatliğine arabanı ödünç almalıyım.

I need to borrow your car for a few hours.

Tom için bir şey almalıyım.

I need to get something for Tom.

Yanıma ne kadar para almalıyım?

How much money should I take along with me?

Neden yeni bir araba almalıyım?

Why should I buy a new car?

Ne kadar daha şarap almalıyım?

How much more wine should I buy?

Gerçekten yeni bir araba almalıyım.

I really should buy a new car.

Yeni bir kışlık palto almalıyım.

I must buy a new winter coat.

Bunu tek başıma ele almalıyım.

I need to handle this alone.

Acele etmeli ve duş almalıyım.

I should hurry and take a shower.

Ben bazı yeni kıyafetler almalıyım.

I must buy some new clothes.

Bu hafta iyice uykumu almalıyım.

I've a lot of sleep to catch up on this week.

Tom'a Noel için ne almalıyım?

What should I buy Tom for Christmas?

Hava soğuk, bir ceket almalıyım.

It's cold, I must take a coat.

Ne kadar elma sosu almalıyım?

How much applesauce should I buy?

İlaçlarımı günde kaç kere almalıyım?

How many times a day should I take medicines?