Translation of "Bunlar" in Dutch

0.018 sec.

Examples of using "Bunlar" in a sentence and their dutch translations:

Bunlar kabak.

Dat zijn ronde courgettes.

Bunlar kurallar.

Dit zijn de regels.

Bunlar hayvanlar.

Dit zijn dieren.

Bunlar hediye.

- Dat zijn cadeaus.
- Dat zijn geschenken.

Bunlar gerçekler.

Dit zijn feiten.

Bunlar güzel.

Deze zijn prachtig.

Bunlar gerçek.

Deze zijn echt.

Bunlar ücretsiz.

Die zijn gratis.

Bunlar sorular.

Dit zijn de vragen.

Bunlar hatmi.

Dit zijn bonbons.

Bunlar Tom'un.

Deze zijn van Tom.

Bunlar ağır.

Deze zijn zwaar.

Bunlar benim.

Deze zijn van mij.

Bunlar kuştur.

Het zijn vogels.

Bunlar kıyafetli porno.

Dat is porno met kleren aan.

Bunlar ön cepheler.

Dit zijn de frontlinies.

Bunlar kötü mü?

Zijn ze kwaadaardig?

Bunlar varoluşumuzun koşulları.

Zo zit ons bestaan in elkaar.

Bunlar, 2016 yılının

Dit zijn enkele van de redenen

Bunlar mavi hayalet.

Dit zijn blue ghosts.

bunlar ufak kümecikler.

kleine klontjes.

Bunlar basit cümleler.

Dit zijn makkelijke zinnetjes.

Bunlar benim arkadaşlarım.

Dit zijn mijn vrienden.

Bunlar kim için?

Voor wie zijn deze bedoeld?

Bunlar benim CD'lerim.

Dat zijn mijn cd's.

Bunlar benim pantolonlarım.

Dat is mijn broek.

Bunlar bizim kitaplarımız.

Dit zijn onze boeken.

Bunlar satılık mı?

Zijn deze te koop?

Bunlar seçilmiş şeftaliler.

Dit zijn speciaal uitgekozen perziken.

Bunlar kimin midyeleri?

Van wie zijn die mosselen?

Bunlar benim kitaplarım.

Dit zijn mijn boeken.

Bunlar güzel çiçekler.

Dit zijn mooie bloemen.

Bunlar kimin kalemleri?

Tot wie behoren die pennen?

Bunlar bizim çocuklarımız.

Het zijn onze kinderen.

Bunlar ciddi suçlamalar.

Dat zijn zware beschuldigingen.

Bunlar benim favorilerim.

Dit zijn mijn favorieten.

Bunlar bizim düşmanlarımıız.

Dit zijn onze vijanden.

Bunlar mum mu?

Zijn dit kaarsen?

Bunlar yenilebilir mi?

Zijn deze eetbaar?

Bunlar gerçek mi?

Zijn deze echt?

Bunlar benim şartlarım.

Dit zijn mijn voorwaarden.

Hayır, bunlar domates.

Nee, het zijn de tomaten.

Bunlar balık değil.

Dit zijn geen vissen.

Bunlar devekuşu yumurtaları.

Dit zijn struisvogeleieren.

Bütün bunlar ne?

Wat is dit allemaal?

Bunlar benim kalemlerim.

Dit zijn mijn potloden.

Bunlar kimin ayakkabıları?

Wiens schoenen zijn dit?

Bunlar sizin mi?

Zijn deze van u?

Bunlar kimin kitapları?

- Van wie zijn die boeken?
- Van wie zijn deze boeken?

Bunlar normal serçedir.

Dit zijn gewone mussen.

Bunlar kurşun delikleri.

Dit zijn kogelgaten.

Bunlar önemli sorular.

Deze zijn belangrijke vragen.

Bunlar onun kırtasiyesi.

Deze schrijfbenodigdheden zijn van hem.

Bunlar kimin çorapları?

Wiens sokken zijn dit?

Bunlar benim pantolonum.

Dit is mijn broek.

- Bunlar senin çatalların değil.
- Bunlar sizin çatallarınız değil.

Dit zijn niet jouw vorken.

- Bunlar Tom'un kayak botlarıdır.
- Bunlar Tom'un kayak ayakkabılarıdır.

Dit zijn Toms skischoenen.

Bakın, bunlar sincap izleri.

Kijk, dat is een teken dat er eekhoorns zijn.

Bunlar göründüğünden daha büyük.

Ze zijn groter dan ze hier lijken.

...bunlar hâlâ ortalıkta geziniyor.

...zijn deze nog steeds op pad.

Bunlar iyi fiyata satılıyor.

Ze worden voor veel verkocht.

"Bunlar kimin dergileri?" "Doktorun"

"Van wie zijn deze tijdschriften?" "Ze zijn van de dokter."

Bunlar çok eski kitaplar.

- Dat zijn heel oude boeken.
- Dit zijn zeer oude boeken.

Bunlar benim anahtarım değil.

Dit zijn niet mijn sleutels.

Bunlar senin eşyaların mı?

Zijn dit jouw dingen?

Bunlar benim erkek kardeşlerim.

Dit zijn mijn broers.

Bunlar burada ne yapıyorlar?

Wat doen deze hier?

Bunlar kendi kitapların mı?

Zijn dit jullie eigen boeken?

Bunlar senin atların mı?

- Zijn dat jullie paarden?
- Zijn dit uw paarden?
- Zijn dit jouw paarden?
- Zijn dit jullie paarden?

İşte bunlar kulübümüze başvuranlar.

Kijk, dit zijn degenen die zich aangemeld hebben bij onze club.

Bunlar onun yazı aletleri.

Deze schrijfbenodigdheden zijn van hem.

Bunlar balık değil, memeliler.

Dit zijn geen vissen, maar zoogdieren.

Bunlar sizin eldivenleriniz mi?

- Zijn dat jouw handschoenen?
- Zijn dat uw handschoenen?

Bunlar senin kayakların mı?

- Zijn dit jouw ski's?
- Zijn dit uw ski's?
- Zijn dit jullie ski's?

Ve bunlar da kimyasal fabrikalardır.

Dat zijn ook chemische fabrieken.

Bunlar, onların bilgisayara işlenmiş hali

Er bestaan digitale versies van,

Bunlar hissi içerik ile ilişkililer;

Die raken verbonden met emoties:

Bunlar girdikten sonra, içini dolduracaksınız.

Als ze erin zitten... ...vul je het gat.

Tüm bunlar, davranışsal bağımlılığın belirtileri.

Dit zijn allemaal kenmerken van gedragsverslaving.

Bunlar Drowdown projesi içerisindeki çözümler.

zijn oplossingen binnen een systeem van de ‘drawdown’-oplossingen.

Evet, biliyorum ama bunlar harika.

Ik weet het, maar deze zijn prachtig.

Bütün bunlar “Ölüm geliyor, kesin.

Ze zeggen allemaal: “De dood komt eraan, het is zeker.

"Bunlar kimin çizmeleri?" "Onlar Lidya'nın."

"Van wie zijn deze laarzen?" "Ze zijn van Lidya."

Bunlar faydasız ve sonuçsuz toplantılardır.

Het zijn maar nutteloze en resultaatloze vergaderingen.

Bunlar benim kitaplarım, onlarsa onun.

Dit zijn mijn boeken, dat zijn die van hem.

Bütün bunlar ne demek oluyor?

Waarover gaat dit hier allemaal?

Bunlar bizim güneş sistemimizin gezegenleri.

Dit zijn de planeten van ons zonnestelsel.

Şuna bakın. Baksanıza. Bunlar kurbağa yumurtaları.

Kijk eens. Dat is kikkerdril.

Bunlar ninja gibi görünen uzaylı yengeçler.

Dit zijn meer buitenaardse ninjakrabben.

bunlar nedensiz yere mükemmel olmak isterler:

het irrationele verlangen perfect te zijn:

Ama çoğu insanda, bunlar baskın değerler.

maar bij de meeste mensen zijn dat niet onze dominante waarden.

Bunlar, şehrin ortaya çıkması için geçen

Dit zijn beelden van dezelfde plek

Ki bunlar hiç de sivil değil,

Niet-gouvernementele organisaties.

Unut gitsin, bunlar sadece önemsiz ayrıntılar.

Vergeet het. Dat zijn alleen maar triviale details.

- Onlar benim CD'lerim.
- Bunlar benim CD'lerim.

Dat zijn mijn cd's.