Translation of "Arabaya" in Dutch

0.004 sec.

Examples of using "Arabaya" in a sentence and their dutch translations:

Arabaya bin.

Stap in de auto.

Bagajımızı arabaya yükledik.

We laadden onze bagage in de auto.

Bir arabaya ihtiyacımız var.

Wij hebben een auto nodig.

Kamyon bir arabaya çarptı.

De vrachtwagen botste tegen een auto.

Mary bu arabaya bayılıyor.

Maria is gek op die auto.

Arabaya bindi ve uzaklaştı.

Hij stapte de auto in en reed weg.

Yeni bir arabaya ihtiyacım var.

Ik heb een nieuwe auto nodig.

Sarı bir spor arabaya sahibiz.

Wij bezitten een gele sportwagen.

Tom arabaya bindi ve motoru çalıştırdı.

Tom stapte in de auto, en startte de motor.

Arabaya yavaş gitmesi için sinyal verdim.

Ik gaf de auto het sein om langzamer te rijden.

Prenses altından yapılmış bir arabaya bindi.

De prinses reed in een gouden koets.

Mary sarı bir spor arabaya sahip.

Maria bezit een gele sportwagen.

Onlar sarı bir spor arabaya sahip.

Ze bezitten een gele sportwagen.

- Yeni bir arabayı göze alamam.
- Yeni bir arabaya gücüm yetmez.
- Yeni bir arabaya param yetmez.

Ik kan mij geen nieuwe auto veroorloven.

- Hırsız arabaya zorla girmek için bir tornavida kullandı.
- Hırsız arabaya girmek için bir tornavida kullandı.

De dief gebruikte een schroevendraaier om in de auto in te breken.

Bu kadar büyük bir arabaya ihtiyacım yok.

Ik heb zo'n grote auto niet nodig.

Babam Bay Kimura ile aynı arabaya sahip.

- Mijn vader heeft dezelfde auto als de heer Kimura.
- Mijn vader en meneer Kimura hebben dezelfde wagen.

- Bir arabaya ihtiyacım var.
- Bana bir araba lâzım.

Ik heb een auto nodig.

Eskiden sahip olduğun o eski arabaya ne oldu?

Wat is er gebeurd met die oude auto die je vroeger had?

Kendi güvenliğin için, sarhoş bir sürücüsü olan bir arabaya asla binme.

Voor uw eigen veiligheid, stap nooit in een auto met een dronken bestuurder.

O sadece bir motosiklete değil fakat aynı zamanda bir arabaya da sahip.

Hij heeft niet alleen een motorfiets, maar ook een auto.

- Ben her zaman bir spor arabaya sahip olmak istedim.
- Hep bir spor arabam olsun istemişimdir.

Ik heb altijd al een sportwagen willen hebben.