Translation of "öne" in Dutch

Öne doğru eğildi.

Hij boog naar voren.

Zorla öne geçmeye çalışıyor.

...dringt naar voren...

Bir adım öne çık.

Stap naar voren.

Tom öne doğru eğildi.

- Tom boog zich voorover.
- Tom leunde naar voren.

O, öne doğru bir adım attı.

Hij zette een stap vooruit.

Tom dinlemek için öne doğru eğildi.

Tom leunde voorover om te luisteren.

- O öne doğru eğildi.
- Eğildi.
- Domaldı.

Ze bukte zich.

Bunun anlamı, kaslarını kullanarak öne atılmaya hazır olduğudur.

Hij bereidt zich voor zijn spieren te gebruiken en aan te vallen.

Peki bunu ters çevirip işi en öne alsak?

Maar wat als we het zouden omkeren en eerst over het effect zouden nadenken?

Bedeni hafifçe öne eğilmiş, kokunun izini takip ediyordu.

Het lichaam was iets naar voren gebogen en volgde het geurspoor.

Bilim insanları aslında en az iki farklı açıklama öne sürdü.

Wetenschappers hebben gewezen op twee mogelijke verklaringen.

Bu onu diğer yoldaşlardan ayırıyordu. O yüzden bir sözcü olarak öne çıktı.

Zo verschilde hij van andere kameraden. Dat maakte hem een goede spreker...

Bunun anlamı, kaslarını kullanarak öne atılmaya hazır olduğudur. Ne kadar hızlı olduğunuzu düşünseniz de bir çıngıraklı yılan kadar değilsiniz.

Hij bereidt zich voor zijn spieren te gebruiken en aan te vallen. En hoe snel je ook bent, je bent niet zo snel als een ratelslang.