Translation of "İnsanları" in Arabic

0.016 sec.

Examples of using "İnsanları" in a sentence and their arabic translations:

Silahlar insanları öldürmez. İnsanlar insanları öldürür.

الأسلحة النارية ليست من يقتل البشر. البشر هم من يقتل البشر.

Ve diğer insanları,

ونحتاج أيضاً التوقف عن لوم الآخرين،

--özellikle diğer insanları--

--لوم الآخرين على وجه الخصوص--

İnsanları muazzam sonuçlardan

ألم يعد من الممكن

Arkasından insanları çiğnemesi

مضغ الناس من الخلف

Nasa'nın insanları kandırarak

الناس خداع ناسا

Gelecek yıllarımı genç insanları

هو قضاء السنوات القادمة من عمري والتي لا أعرف عددها

"Sıska insanları sevmem"gibi

بمجرد أن تدرك أن لديك تحيزًا،

2018'deki insanları sorarlar.

الناس الذين عاشوا في 2018.

Facebook'ta insanları arkadaşlıktan çıkarıyoruz

ونلغي صداقتنا مع الأشخاص على فيسبوك،

Bilim insanları stimulatörü çalıştırdılar

قام العلماء بتشغيل المُحفّز

Bilim insanları bunu tekrarladı.

فقام العلماء بإعادتها مرة اخرى.

İkincisi, sıkıcı insanları uzaklaştırır.

وثانياً، سيبتعد الناس المملون عنك.

Korona boğarak öldürüyor insanları

الإكليل من الاختناق يقتل الناس

Bilinçsiz insanları da koruyun

احمِ اللاوعي أيضًا

Her zaman insanları büyüledi,

لقد فتنت دائما البشر ،

Sami insanları öldürmeyi severdi.

كان سامي يحبّ قتل النّاس.

Insanları en fazla engelleyen şey

ما وصلت إليه هو أن ما يعيق الناس

İnsanları sosyal medyayı bırak dediğimde

وهذا هو الاعتراض الثالث الذي أسمعه

Savaşın sadece şehirli insanları değil,

أقرو ان هذه الحرب لن تحدد فقط المجتمع الحضاري،

İnsanlar diğer insanları hoş karşılamak

حيث -كما تعلم- يبذل الناس قصارى جهدهم

Büyük bağışçılar normalde insanları sever,

بشكل طبيعي، يتسم جامعو التمويلات بحبهم للناس،

İnsanları kovalayıp kasten ısırmaya çalışmazlar

‫لن تطارد البشر لتحاول لدغهم بشكل متعمد،‬

Kalbi kırık olan insanları biliyoruz.

ويعرف جميعنا الأشخاص المحطمين.

İnsanları açmak çok merak uyandırıcı.

أنت تعلم، الفضول هو ما يستدرج الناس للحديث.

Solar fırtınaları ise bilim insanları

العواصف الشمسية علماء

Diğer insanları daha çok dinlemelisin.

ينبغي لها أن تستمع إلى آراء الآخرين أكثر.

Asteroit etkileri insanları nasıl öldürür?

كيف آثار الكويكب ستقتل الناس

Onlar tembel. Böyle insanları anlayamıyorum.

هم كسالى. لا أستطيع أن أفهم هؤلاء الناس.

Insanları parçası olmaktan gururlandırmada çok önemlidir.

وكذلك جعل الناس يشعرون بالفخر لكونهم جزء منه.

Hükûmet insanları öldürmede dronları kullanıyordu bile.

وكانت الحكومة تقتل الناس فعلًا بالطائرات المسيرة.

Hastalıkları yok etmek, aç insanları doyurmak,

والقضاء على المرض وتغذية الجياع

Bir şekilde, insanları bir araya getirdi,

بطريقة ما، يقرّب العالم ببعضه البعض

Iyi niyetli bir adamı çıkarcı insanları

الناس الذين يصنعون رجل حسن النية

çıkarcı insanları anlattı yine bu film

أخبر هذا الفيلم الأشخاص المهتمين

O yıllarda bu insanları inandırmak için

لإقناع هؤلاء الناس في تلك السنوات

İnsanları inandırmak için yeterli miydi acaba?

هل كان يكفي لجعل الناس يعتقدون؟

İnsanları şüphelendiren bir sürü olay var

هناك العديد من الأحداث التي تجعل الناس يشكون

Insanları bir yalana inandırmanın yolu ise

طريقة إقناع الناس بالكذب

Kabalık, insanları ve performanslarını ortadan kaldırır.

بينما الفظاظة تعصف بالناس وأدائهم.

Kutupların buzlarının erimesi ve insanları yok

تخيل أن تستيقظ يوماً ولا تجدها الأمر لن يبقى خيالاً

Köy insanları geleneksel olarak yabancılardan kuşkulanırlar.

- يشتبه الريفيون عادةً بالغرباء.
- ينظر أهل الأرياف إلى الغرباء عادةً نظرة شبهة.

Amacımız hem insanları bu program hakkında eğitmek

وهدفنا هو تثقيف الناس حول تلك البرامج،

Bu semboller, benzer düşünen insanları birbirine bağladı

ربطت هذه الرموز الأشخاص من ذوي التفكير المماثل،

Tabii miras derken her yerdeki insanları kastediyorum.

وبالطبع أعني بـ"تراثنا"، تراث البشرية أجمع.

Kendi hayatının merkezinde olan insanları oynamak istiyordum.

أشخاص وجدوا في مركز حياتهم هم،

Bu odadaki insanları kesinlikle, muhtemelen şaşırtmaz ki

‫لذلك لن يكون غريبًا على الإطلاق، ‬ ‫على الأرجح، للناس في هذه القاعة‬

Akıntının yönünde yaşayan insanları da kötü vuracak.

الناس الذين يعيشون المصب سيتأثرون أيضًا بشدة.

Bu gösteride, tüm görüş seviyelerinden insanları alıp

في هذا العرض، أخذت أشخاصًا بمستويات رؤية مختلفة

Hollanda'da bakım ve refakate ihtiyaç duyan insanları

في هولندا نجد الكنائس ومنظمات الرعاية

Böylelikle bilim insanları, sanatçılar, müzisyenler ve yazarlar

بحيث أن العلماء والفنانيين والموسيقيين والكتاب

Yetiştirilen bir ahtapotun farklı insanları tanıdığını gösterdi.

أنه يمكن لأخطبوط مأسور أن يميز بين البشر.

Ve bu insanları daha fazla memnun etti,

وقد اتضح أنّ هذه الطريقة كانت أفضل في ارضاء الناس

RH: İnsanları mutlu etmekten oldukça zevk alıyoruz,

ر.ه: نحن نشعر بالاستمتاع عندما نجعل الناس سعداء،

Hiçbir zaman insanları hapiste tutmak için tasarlanmadı.

لم يُقصد من الكفالة قط حبس الناس في زنزانات السجون.

Ama İngiliz çalışmasıyla çalışmış olan bilim insanları

ولكن العلماء الذين يعملون مع هذه الدراسة البريطانية

O halde insanları asıl motive eden ne?

إذن، ما الذي يجعل الناس متحفزين؟

Kurumunuzla uygun düşen yetenekleri olan insanları seçebilirsiniz.

والكفاءات التي تتماشى مع مؤسستك.

Ama ben insanları serbest bırakmanın, gerçekten etkileşime girmeleri

ولكني أقول، بأنه من المهم أيضاً أن نعطي الناس مساحةً من الحرية،

Yani çeşmeye koşarken benimle birlikte koşabilecek insanları aradım.

لذلك عندما كنت أجري إلى النافورة، بحثت عن أشخاص يمكنهم الركض معي.

Ve insanları daha iyi lider yapan niteliklere bakmaktır,

والبحث عن الصفات التي تجعل من الناس قادة أفضل،

özellikle de bu özellikler genellikle insanları lider yapmadığında.

وخاصة عندما لا تكون سببًا في جعلهم قادة.

Bilim insanları ayrıca geniş doku bankası inşa ettiler,

كما جمع العلماء بنك ضخم من عينات الأنسجة،

Burada ise durum komedisi ile insanları güldürmeyi başardı

هنا تمكن من جعل الناس يضحكون مع المسرحية الهزلية

Bugün biz yeni yoğun bakımlara nasıl insanları alacağız

كيف سنحصل على أشخاص جدد للعناية المركزة اليوم

Hedef sadece iş arayan insanları işe almak değil,

ليس الهدف أن توظف أشخاصاً يحتاجون لوظيفة،

Hani düşman dört bir yanı sarmış, insanları bir toplasaydık.

الأعداء يحاوطونك من كل مكان، فلنجمع الناس أولاً.

Böylece, 10 yaşından 80 yaşına kadar insanları test ettik

وبالتالي اختبرنا ناس من 10 سنوات إلى 80 سنة في العمر،

Bu, deneyimsiz insanları işe almamak meselesi de sürüp gidecek.

فستستمر مسألة عدم توظيف أشخاص عديمي الخبرة.

Benimle belki de o sırada sadece duran insanları aradım.

ربما كنت ابحث في ذلك الوقت فقط عن ناس سيقفون إلى جانبي.

Afrikalı insanları kaçırmak ve köle yapmak için Sahraaltı Afrika'ya

كانوا من أوائل الأوروبيين الذي أبحروا مباشرة إلى أفريقيا جنوب الصحراء الكبرى

Bilim insanları haksız olmayı sevmezler ama yapboz oynamaya bayılırlar

لا يحبُ العلماء أن يكونوا مخطئين ولكننا نحبُ الألغاز،

Dev çarpışma fikrini tamamen reddetmek isteyen bilim insanları vardı.

كان بعض العلماء يريدون رفض فكرة الاصطدام العملاق بأكملها.

Bunlar dünyanın en zengin, en güçlü insanları olmalarına rağmen

هؤلاء هم أغنى وأقوى الرجال في العالم،

Alenen sizden farklı görüşleri olan insanları okuyun ve dinleyin.

أي ان تقرأ وتستمع لمن لا تتوافق بشدّة معه

Bu gösteri ise insanları değiştirir, fakat önce onlar mahveder.

وهذا العرض يحول الأشخاص، ولكن ليس قبل أن يحطمهم.

İşte bu yüzden insanları devreye sokmak bu kadar mühim.

ولهذا السبب فإن إشراك الناس في هذا الأمر هو مهمٌ جداً.

İnsanları inandırmak için ellerinden gelen her şeyi yapacaktı Amerikalılar

سيفعل الأميركيون كل ما في وسعهم لجعل الناس يؤمنون

Bilim insanları bunları uzun süreçli kuyruklu yıldızlar olarak adlandırıyor

يسميها العلماء المذنبات طويلة الأمد

Insanları hayatlarında gerçekten mutlu ve memnun eden şeyle ilgili,

رمى إلى تلخيص البحوث التجريبية للعقود القليلة الماضية

Sadece şiddetli felç geçiren insanları hayatta tutmakta daha iyi olduk.

نحن تحسنا في ابقاء الناس على قيد الحياة بعد سكتات قوية.

Bilim insanları aslında en az iki farklı açıklama öne sürdü.

وقد خرج العلماء بتفسرين مختلفين على الأقل.

Bu veri, bilim insanları için çok ama çok önemli oldu,

وأصبحت لهذه البيانات قيمة لاتصدق عند العلماء،

Ve bilim insanları, bu dönemin çoğunda hastalığı başkasına bulaştırabileceğinizi düşünüyor.

ويظن العلماء أنه يمكنك نقل العدوى خلال معظم هذه الفترة

Kimse bu insanları yasa dışı uyuşturucu ticaretinde rol almak için zorlamadı

لم يجبر أحد هذه المناطق أن تلعب دورا في بيع المخدرات غير الشرعي،

Agresif olmasına rağmen, uzmanlara göre bu sürüngen katil insanları av olarak görmez.

‫قال الخبراء‬ ‫إنه ربما تكون هذه الحريشة عدوانية،‬ ‫لكنها لا تعتبر البشر فريسة.‬

O insanları topluma kazandırmanın yolu ise bizlere yani o kişilerin arkadaşlarına düşüyor

الطريقة لإحضار هؤلاء الناس إلى المجتمع تقع علينا ، أصدقائهم.

Ve bunların üstesinden gelen olağanüstü insanları incelediği için bir sonraki adım için harika bir yer olacaktır .

إطلاق القمر والأشخاص الاستثنائيين الذين تغلبوا عليها.