Translation of "Papel" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Papel" in a sentence and their turkish translations:

- Necesito algo de papel.
- Necesito un poco de papel.
- Necesito papel.

Biraz kağıda ihtiyacım var.

¿Tienes papel?

Kâğıdın var mı?

- Piedra, papel, tijeras.
- Piedra, papel o tijera.

Taş, Kağıt, Makas

- No hay papel higiénico.
- No queda papel higiénico.
- No queda rollo de papel.

Tuvalet kağıdı yok.

- Consígueme algo de papel.
- Consígame algo de papel.

Bana biraz kağıt getir.

Cualquier papel sirve.

Herhangi bir kağıt işe yarar.

¿Cortaste el papel?

Kağıdı kestin mi?

Quemé el papel.

- Ben kâğıdı yaktım.
- Kâğıdı yaktım.

- Quiero algo de papel.
- Quiero un poco de papel.

- Biraz kağıda ihtiyacım var.
- Bir miktar kağıt istiyorum.

Nosotros compramos papel de baño hecho de papel reciclado.

Geri dönüştürülmüş kağıttan yapılmış tuvalet kağıdı satın aldık.

Piedra rompe tijera. Tijera corta papel. Papel envuelve piedra.

Taş, makası ezer. Makas, kağıdı keser. Kağıt, taşı kaplar.

- Tenemos reserva del papel higiénico.
- Todavía tenemos papel del váter.

Bizim bir tuvalet kağıdı stoğumuz var.

- Dame un trozo de papel.
- Dame un pedazo de papel.

Bana bir parça kağıt ver.

El papel de mensajero.

elçi rolü.

La impresora necesita papel.

Yazıcıya kağıt lazım.

Queda muy poco papel.

Çok az kağıt kaldı.

Lo envolvió en papel.

O, onu kağıda sardı.

Él nos vende papel.

Bize kâğıt satıyor.

Necesitas aceptar tu papel.

Rolünü kabul etmen gerek.

El papel es blanco.

- Kağıt beyazdır.
- Kağıt beyaz.

No hay papel higiénico.

Tuvalet kağıdı yok.

Este papel es áspero.

Bu kağıt pürüzlü.

Tengo un papel importante.

Önemli bir rolüm var.

Este papel es importado.

Bu kağıt ithal.

¡No hay papel higiénico!

Hiç tuvalet kağıdı yok!

No tenemos papel higiénico.

Tuvalet kâğıdımız yok.

- Eres tan blanco como un papel.
- Eres blanco como el papel.

Bir çarşaf kadar beyazsın.

- Se acabó el papel higiénico.
- Se acabó el papel del váter.

Tuvalet kağıdı yok.

- A ella se le acabó el papel.
- Se le acabó el papel.

Onun kağıdı bitti.

Papel higiénico de dos capas.

İki katlı tuvalet kağıdını.

Yo juego un papel importante.

Önemli bir rolüm var.

¿Jugamos al piedra, papel, tijera?

Taş, kağıt, makas oynayalım mı?

Si viene, dale este papel.

O gelirse, ona bu kağıdı ver.

Haz el papel de Hamlet.

Hamlet'in rolünü oyna.

El papel se prende fácil.

Kağıt kolaylıkla tutuşur.

Los cheques son de papel.

Çekler kağıttırlar.

Esta entrada es de papel.

Bu bilet kağıttan.

Necesito un bolígrafo y papel.

Bir dolma kalem ve kâğıda ihtiyacım var.

Este papel higiénico parece lija.

Bu tuvalet kağıdı zımpara kağıdı gibi.

Hice un avión de papel.

Ben bir kağıt uçak yaptım.

El papel se quema rápidamente.

Kağıt hızlı yanar.

El papel se quema fácilmente.

Kağıt kolayca yakar.

Levanta ese papel del suelo.

Yerdeki o kağıdı kaldırın.

Esta tienda solía reciclar papel.

- Bu mağaza sadece geri dönüştürülmüş kâğıt kullanır.
- Bu dükkan yalnızca geri dönüştürülmüş kağıt kullanır.

Tengo un vaso de papel.

Benim bir kağıt bardağım var.

Traspasó sus pensamientos al papel.

Düşüncelerini kağıda döktü.

Dame una hoja de papel.

Bana bir kağıt verin.

Eres blanco como el papel.

Bir çarşaf kadar beyazsın.

Quiero un poco de papel.

Bir parça kağıt istiyorum.

"No buscamos diversidad para este papel".

"Bu role farklı görünen birilerini seçmeyi düşünmüyoruz."

Así fraude tres fabricación de papel

yani dolandırıcılık üç kağıtçılık

No estaban seguros de su papel.

olmaması gibi önemli hatalar meydana geldi .

No hay papel en cual escribir.

Yazmak için hiç kağıt yok.

Ella envolvió el regalo con papel.

Hediyeyi kağıda sardı.

Esta cartera está hecha de papel.

Bu cüzdan kağıttan yapılır.

El papel fue inventado en China.

Kağıt Çin'de icat edilmiştir.

Ella envolvió algunos regalos en papel.

O, kağıda bazı hediyeler sardı.

La actriz está estudiando su papel.

Oyuncu rolüne çalışıyor.

El papel lo inventaron los chinos.

Kağıt Çinliler tarafından icat edildi.

Aquí hay un pedazo de papel.

İşte bir parça kağıt.

Todas las flores son de papel.

Tüm çiçekler kağıttan.

¿Cuánto cuestan diez platos de papel?

10 kâğıt tabak kaç para?

El tazón de papel es barato.

Kağıt kase ucuzdur.

Japón consume un montón de papel.

- Japonya çok kâğıt tüketmektedir.
- Japonya çok kağıt tüketiyor.

Yo solo compro papel higiénico suave.

Ben sadece yumuşak tuvalet kağıdı alırım.

Este boleto está hecho de papel.

Bu bilet kâğıttan yapılmış.

¿Me harás una grulla de papel?

Bana bir kağıt turna kuşu yapar mısın?

Tom hizo un avión de papel.

Tom kâğıttan uçak yaptı.

Ella traspasó sus pensamientos al papel.

Düşüncelerini kağıda döktü.

Es solo un trozo de papel.

Bu sadece bir kağıt parçası.

¿Me daría una hoja de papel?

Bana bir kağıt verir misin?

Este papel no absorbe la tinta.

Bu kağıt, mürekkebi emmez.

Esta caja está hecha de papel.

Bu kutu, kağıttan yapılmıştır.

Este pañuelo está hecho de papel.

Bu mendil kağıttan yapılmıştır.

El papel es blanco, la nieve también es blanca, el papel y la nieve son blancos.

Kağıt beyazdır; kar da beyazdır. Kağıt ve kar beyazdır.

Por ese motivo mi papel como profesora

İşte bu yüzden, öğretmen olarak öğrencilerimin

En el papel, por supuesto, estaba mejor:

Kağıt üzerinde daha iyiydim tabii ki:

Han cumplido un papel vergonzoso en Ucrania,

...Ukrayna'da utanç verici bir rol oynadı.

Tom hizo el papel de un marinero.

Tom bir denizci rolü oynadı.

Tráigame una hoja de papel, por favor.

Lütfen bana bir kağıt getir.

Él le dio una hoja de papel.

Ona bir yaprak kağıt verdi.

¡Mamá! ¿Me puedes pasar el papel higiénico?

Anne! Bana tuvalet kağıdını uzatabilir misin?

El papel se fabrica de la madera.

Kağıt ağaçtan üretilir.

Por favor para de interpretar tu papel.

Lütfen şapkanla oynamayı bırak.

¿Puedo escribir en esta hoja de papel?

Ben bu kağıt parçasına yazabilir miyim?

Tom no quiso desempeñar un papel secundario.

Tom ikinci derecede rolü oynamak istemedi.

Tráeme un trozo de papel, por favor.

Bana bir parça kağıt getir, lütfen.

Diez platos de papel cuestan un dólar.

On kağıt tabağın maliyeti bir dolar eder.

Vendemos platos de metal, papel, y madera.

Metal, kağıt ve tahta tabaklar satarız.