Translation of "Mataste" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Mataste" in a sentence and their turkish translations:

- ¿Cómo los mataste?
- ¿Cómo las mataste?

Onları nasıl öldürdün?

Lo mataste.

Onu sen öldürdün.

¿Los mataste?

Sen onları öldürdün mü?

¿La mataste?

- Onu öldürdün mü?
- Öldürdün mü onu?

- ¿Acaso lo mataste?
- ¿La mataste?
- ¿La has matado?

- Onu öldürdün mü?
- Öldürdün mü onu?

¿Dónde los mataste?

Onları nerede öldürdün?

¿Acaso lo mataste?

- Onu öldürdün mü?
- Öldürdün mü onu?

¿A quién mataste?

Sen kimi öldürdün?

Casi me mataste.

- Neredeyse beni öldürüyordun.
- Beni neredeyse öldürüyordun.

¿Tú mataste a Tom?

Tom'u öldürdün mü?

¿Cómo mataste a Tom?

Tom'u nasıl öldürdün?

¿Por qué los mataste?

Neden onları öldürdün?

¿Por qué lo mataste?

Onu neden öldürdün?

Mataste a mi madre.

- Annemi öldürdün.
- Sen annemi öldürdün.
- Annemi öldürdünüz.

¿Por qué mataste a Tom?

Tom'u niçin öldürdün?

mataste a mi padre.

- Babamı öldürdün.
- Sen babamı öldürdün.

¿Cómo mataste a los guardias?

Nöbetçileri nasıl öldürdün?

Gracias por frenar. ¡Casi nos mataste!

Fren yaptığın için teşekkürler. Neredeyse bizi öldürüyordun!

¿Cuándo fue la última vez que mataste a un ratón?

En son ne zaman bir fare öldürdün?

Ellos piensan que tú mataste a Tom y te llevaste su dinero.

Onlar Tom'u öldürdüğünü ve onun parasını aldığını düşünüyor.

—¡Tu cara está por toda la BBC, Dima! —exclamó Al-Sayib— ¡Dicen que te acostaste con 25 hombres y después los mataste! ¡¿Cómo demonios lo hiciste?!

"Yüzün BBC'nin her yerinde, Dima!"Al-Sayip bağırdı. "Onlar 25 adamla uyuduğunu va sonra onları öldürdüğünü söylüyorlar! Allah'ın belası bunu nasıl yaptın!