Translation of "Confundido" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Confundido" in a sentence and their turkish translations:

Parece confundido.

Kafası karışmış görünüyor.

Tom estaba confundido.

Tom'un kafası karıştı.

Me siento confundido.

Kafam karıştı.

Ahora estoy confundido.

Şimdi kafam karıştı.

Tomás está confundido.

- Tom'un kafası karıştı.
- Tom'un kafası karışık.

Tom parecía confundido.

Tom kafası karışmış görünüyor.

Tom está confundido.

Tom şaşırdı.

Estoy un poco confundido.

Biraz kafam karıştı.

Tomás parece estar confundido.

Tom kafası karışmış görünüyor.

- Estoy confundido.
- Estoy confundida.

Benim kafam karıştı.

Sé que estás confundido.

Senin şaşkın olduğunu biliyorum.

Estoy confundido y frustrado.

Şaşkınım ve sinirliyim.

Tom todavía parece confundido.

Tom hâlâ şaşkın görünüyor.

Tom estaba bastante confundido.

Tom oldukça şaşkındı.

confundido novio y hanzo siguió

arkasından şaşkın damat ve hanzo geldi

Tom parece preocupado y confundido.

Tom endişeli ve şaşkın görünüyor.

Se despertó desnudo y confundido.

O, çıplak ve şaşkın uyandı.

Al principio solo estaba confundido.

Başta kafam karıştı

Con razón Tom estaba confundido.

Tom'un kafasının karışık olmasına şaşmamalı.

Debes haberme confundido con alguien más.

Beni biriyle karıştırmış olmalısınız.

Me parece que estás algo confundido.

Galiba senin biraz aklın karışmış.

Yo dije que yo estaba confundido.

Şaşkın olduğumu söyledim.

Me parece que estás un poco confundido.

Galiba senin biraz aklın karışmış.

Tom estaba confundido con la pregunta Mary.

Tom Mary'nin sorusuyla kafası karıştı.

No pareces estar confundido tanto como Tom.

Tom'un göründüğü kadar kafası karışmış görünmüyorsun.

- Estoy confuso.
- Estoy confusa.
- Estoy confundido.
- Estoy confundida.

Kafam karıştı.

Este es un evento confundido con el Islam nuevamente

Yine İslamiyetle karıştırılan bir olaydır bu

Tal vez hayas confundido a Jane con su hermana.

Jane'i kız kardeşi ile karıştırmış olabilirsin.

Parece que me has confundido con mi hermano mayor.

- Beni ağabeyimle karıştırmış görünüyorsun.
- Beni ağabeyimle karıştırdınız herhalde.

Creo que usted me ha confundido con alguien más.

Sanırım beni başka biriyle karıştırdınız.

El nacionalismo no ha de ser confundido con el patriotismo.

Milliyetçilik, vatanseverlikle karıştırılmamalıdır.

Al llegar a los animales de molienda, los legionarios se detuvo confundido.

Bu değirmen hayvanlarına ulaştıklarında lejyonerler şaşkınlıkla kalakaldılar