Examples of using "юго" in a sentence and their turkish translations:
Rüzgar güneybatıdan esiyor.
Mbaise’deki fakir bir aileden geliyor.
Hırvatistan Avrupa'nın güneydoğusunda yer almaktadır.
Hırvatistan, Avrupa'nın güneydoğu kesiminde bir ülkedir.
Naçi dili, Güneybatı Çin'de konuşulmaktadır.
Hırvatistan, Avrupa'nın güneydoğu kesiminde yer alan bir ülkedir.
Jim güneydoğu Asya gezisine çıkmak üzere.
Naxi dili Çin'de konuşulur.