Examples of using "связаться" in a sentence and their turkish translations:
Ben seninle bağlantı kurmaya çalıştım.
Size nasıl ulaşabilirim?
- Tom'la irtibata geçmem gerekiyor.
- Tom'la temas kurmalıyım.
Tom'a ulaşmaya çalışacağım.
Sana ulaşmaya çalıştık.
- Tom'la temas eder misiniz?
- Tom'la görüşebilir misin?
- Tom'la iletişim sağlayabilir misin?
Onlarla irtibat kurabilir misin?
Onunla irtibat kurabilir misin?
Onunla iletişime geçebilir misin?
Tom'la iletişime geçebildin mi?
Sizinle nasıl temasa geçerim?
Tom seninle iletişime geçmek istiyor.
Tom'la bağlantı kurmayı başardın mı?
Kiminle iletişime geçmeliyim?
Onlara nasıl ulaşabilirim?
Ona nasıl ulaşabilirim?
Ona nasıl ulaşabilirim?
Kız kardeşimle iletişime geçmeye çalışıyorum.
Onunla temas kuramadım.
- Diğer gemiyle iletişim kurmayı denedik.
- Diğer gemiyle irtibat kurmaya çalıştık.
Tom'la nasıl irtibata geçeceğini biliyor musun?
Bize nasıl ulaşacağını biliyor musun?
Onlara nasıl ulaşacağını biliyor musun?
Bana nasıl ulaşacağını biliyor musun?
Ona nasıl ulaşacağımı biliyor musun?
Ona nasıl ulaşacağını biliyor musun?
Bizimle nasıl irtibat kuracağını biliyor musun?
Onlarla nasıl irtibat kuracağını biliyor musun?
Benimle nasıl irtibat kuracağını biliyor musun?
Onunla nasıl irtibat kuracağını biliyor musun?
Onunla nasıl bağlantı kurulacağını biliyor musun?
Benimle her zaman irtibat kurabilirsin.
Onunla temasa geçer misiniz?
Anna'ya ulaşma çabasıyla
Tom, Mary'ye ulaşmaya çalıştı.
Seni bulmaya çalıştım.
Tom'u bulmayı başardın mı?
Tom Mary ile temas kuracak.
Tom’la irtibata geçmeye çalışıyoruz.
Tom'la temas etmeliyim.
Tom'la temas kurmaya çalıştım.
Tom'la temas etmeliyim.
Onunla bağlantı kurmak istiyorum.
Tom Mary ile temas kurmaya çalıştı.
Tom'la irtibat kurmaya çalışacağım.
Tom'la bağlantı kurmalıyız.
Tom seninle temasa geçmeye çalışıyor.
Onunla kontak kurmaya çalıştım.
- Ben onunla temas etmeye çalıştım.
- Ben onunla bağlantı kurmaya çalıştım.
Onlarla irtibat kurmalıyım.
Onunla irtibat kurmalıyım.
Onunla iletişime geçmeliyim.
Sizinle nasıl irtibat kurabiliriz?
Tom'la doğrudan temas kurulabilir.
Tom Mary'ye ulaşmaya çalışıyor.
Biz Tom'la irtibat kurmak zorundayız.
Tom Mary ile temasa geçmek istedi.
Tom ile temas kurmak zorundayım.
Tom'la nasıl temas kurabileceğimi biliyor musun?
Sana nasıl ulaşacağımı bilmiyorum.
Bütün haftadır seninle irtibata geçmeye çalışıyorum.
Onunla iletişim kuramam.
Kız kardeşiyle temasa geçmeye çalışıyorum.
Tom'la iletişim kuramıyorum.
Tom'la kontak kuramadık.
Tom'a ulaşmanın hiçbir yolu yoktu.
Tom'un ebeveynleri ile iletişime geçmeliyiz.
- Seninle nasıl temas kurabilirim?
- Seninle nasıl bağlantı kurabilirim?
Tom, seninle irtibata geçmemi rica etti.
Sizinle nasıl irtibat kurabilirim?
Onlar bizimle temas kurmalıydılar.
Onlarla temasa geçemem.
Onunla temasa geçemem.
Onlara ulaşamadık.
Ona ulaşamadık.
Ona ulaşamadık.
Belki onlarla irtibat kurmalıyız.
Belki onunla irtibat kurmalıyız.
- Belki de onunla iletişime geçmemiz gerekir.
- Belki de onunla bağlantı kurmamız gerekir.
- Belki de onunla temas etmemiz gerekir.
- Belki de onunla kontakt kurmamız gerekir.
Belki Tom'la iletişime geçmeliyiz.
Sanırım onunla bağlantı kurmamın zamanıdır.
Tom, Mary ile temas kuramadı.
Tom'a telefonla temas sağlanabilir.
Tom ile nasıl iletişim kurabilirim?
Sen Tom'la doğrudan irtibat kuramazsın.
Tom'la temasa geçemez misin?
Tom'la irtibata geçebileceğimden emin değilim.
Bir aydır Tom'a ulaşmaya çalışıyorum.
Tom nihayet Mary ile irtibat kurabildi.