Examples of using "насчёт" in a sentence and their turkish translations:
Arabayla gezelim mi?
Bir sandviçe ne dersin?
Portekiz'e ne dersin?
- Buna ne dersin?
- Peki ya bu?
Yüzmeye ne dersin?
Bu konuda haklısın.
Bunun hakkında hatalısın?
Tom hakkında hatalısın.
O konuda hatalıydın.
Peki ya sen?
Bir bardak çaya ne dersiniz?
Peki, yarından sonraki gün için ne düşünüyorsunuz?
Pazar günü için?
Peki ya Pazartesi?
Dinlenmeye ne dersin?
- Yarına sana uyar mı?
- Yarına ne dersin?
Cuma'ya ne dersin?
Bu, Tom hakkında mı?
Bir öpücüğe ne dersin?
Bir şarkıya ne dersin?
Biraz çaya ne dersin?
Piknik yapalım mı?
Yürüyüş yapmaya ne dersin?
Bir biraya ne dersiniz?
Ya kızlar?
- Buna ne dersin!
- Vay canına! Bu harika!
- Vay canına! Bu inanılmaz!
- Şu işe bakar mısın!
- Bak sen!
Hani benimki?
Akşam yemeğine ne dersin?
- Ya onlar?
- Onlardan ne haber?
- Ondan ne haber?
- Ya o?
- Ona ne olacak?
- Ya o?
- Ya ona dersin?
- Peki ya o?
- Ne olmuş ona?
Tom konusunda haklıydın.
Sen bu konuda haklıydın.
Tom hakkında hatalıydım.
Sen onlar hakkında haklıydın.
Sen onun hakkında haklıydın.
Sen onun hakkında haklıydın.
Ben senin hakkında haklıydım.
Mesela yüzde 30?
orasını bilemiyorum...
Biraz daha bifteğe ne dersin?
Bir bardak biraya ne dersin?
O zaman bir beyzbol maçına ne dersin?
Bunun hakkında emin misin?
Önümüzdeki Cumartesiye ne dersiniz?
Ya baban nasıl?
Ve bir kahveye ne dersin?
Bu geceye ne dersin?
Bir fincan kahveye ne dersin?
Bu konuda haklı mıyım?
Tom onun hakkında yalan söylüyor.
İş için buradayım.
Bundan eminim.
Bir rövanşa ne dersin?
Önümüzdeki pazara ne dersin?
Yürüyüş için dışarı çıkmaya ne dersin?
Bir kadeh şaraba ne dersin?
Bir şişe şampanyaya ne dersin?
Benim hakkımda yanılıyorsun.
Ve peki ya sen?
Bir bardak kakaoya ne dersin?
Eve gidebilir miyiz?
Bunun hakkında yanıldım.
Bizim hakkımızda yanılıyorsun.
Tom'a ne dersin?
Yiyecek bir şeye ne dersin?
Onun karakteri hakkında kesinlikle haklısın.
Bunu hakkında hatalı olduğunu umalım.
Peki biz vatandaş olarak ne yapalım?
Bir de dünyayı genel olarak ele alalım.
Biraz daha tuz eklemeye ne dersin?
Akşam yemeği için balık yemeğe ne dersin?
Satranç oyununa ne dersin?
Bir fincan sıcak kahveye ne dersin?
İçecek bir şeye ne dersin?
Senin hakkında hatalıydım.
Tom John hakkında Mary'yi uyardı.
Tom bu konuda haklıydı.
Tom hakkında haklıydım.
Ben röportaj hakkında ona soracağım.
Bu kırmızı şapkaya ne dersiniz?
Yaşım hakkında sıkça yalan söylerim.
Bu konuda hepimiz aynı fikirdeyiz.
Ben onlar hakkında yanılmışım gibi görünüyor.
Onlar hakkında haklıydım.
Onunla ilgili olarak haklıydım.
Ben onun hakkında haklıydım.
Sen bunu çok düşünüyorsun.
- Tom'un onun hakkında yalan söylediğinde şüphe yok.
- Şüphe yok ki Tom onun hakkında yalan söylüyor.
Bir tutam biber eklemeye ne dersin?
Tom'da onun hakkında hatalıydı.
Herkes beni Tom hakkında uyardı.
12:45'e ne dersin?
Yarın hakkında seninle konuşmak istiyorum.
Seni Tom hakkında uyarmadım mı?
Parkta bir yürüyüş yapmaya ne dersiniz?
Tom hakkında yalan söylediğini biliyoruz.